29 Temmuz 2011 Cuma

NUGYO: Ambarları yeniden inşaa edecek

İstanbul Zeytinburnu Nakliye Ambarları'nı hasılat paylaşım yöntemiyle inşa edecek konsorsiyum içerisinde.
İstanbul Zeytinburnu Nakliye Ambarları'nı hasılat paylaşım yöntemiyle inşa edecek konsorsiyum içerisinde yer alması Nurol hisselerini yüzde 9 yukarı taşıdı. Hisseler 7.62 liraya ulaştı.

KONFRT: Erdem Üçyıldız satıyor

Konfrut Gıda hisselerinde uzun süredir işlem yapan Erdem Üçyıldız hissede sert fiyat hareketlerine neden oluyor.
Yaptığı alımlarla Konfrut Gıda hisselerini bir anda 6-7 lira aralığından 20 liranı üzerine taşıyan Erdem Üçyıldız, bugün borsaya 11.65-13.35 lira aralığından yaklaşık 500 bin lot satış yaptığını açıkladı. Bu satışlarla birlikte hissede sert başlayan sert düşüş fiyatı 10.80 liraya çekti. Kayıp yüzde 8

FENERBAHÇE: Yeni gözaltılar

Fenerbahçe yöneticisi Murat Özaydınlı da gözaltına alındığı yönündeki haberler hisselerin yüzde 4 düşerek 42 liraya gerilemesine neden oldu.

ALTIN: Neden yükseliyor?

Altınyıldız hisselerinde ortak satışı sonrası yeniden hızlı çıkış başladı.
7 liradan kısa sürede 22 liraya kadar yükselen daha sonra da 16 liraya kadar gerileyen Altınyıldız hisselerinde bugün yukarı hareket yeniden başladı. Ulus Turistik Tesisleri Yatırım Ticaret'in 250 bin lot hisse sattığını açıklamasından sonra başlayan yukarı hareket dikkat çekici. Hissede beklentilerin önemli oranda satın alındığını ve son günlerde yaşanan olağandışı fiyat ve miktar hareketlerinin spekülatif olduğu belirtiliyor. Şirketin halka açılkıl oranını yüzde 9 seviyesinde olmasının da sert fiyat hareketlerine zemin hazırladığı söyleniyor.

RHEA: Sermaye artırımı

Sermaye artırımı dolayısıyla ihraç edilecek payların kayda alınmasına iliskin belge tescil edildi.
Rhea Sirketimizin 360.000.000.- TL kayıtlı sermaye tavanı içerisinde 22.385.293,- TL olan ödenmis sermayesinin 27.614.707,- TL nakit artırmak suretiyle 50.000.000,- TL'na yükselmesine iliskin Sermaye Piyasası Kurulu'ndan alınan "27/07/2011 tarih ve GSYO.12/698 sayılı sermaye artırımı dolayısıyla ihraç edilecek payların kayda alınmasına iliskin belge" 28/07/2011 tarihi itibariyle tescil edilmistir.

7 şirket Ulusal Pazar'dan çıkıyor

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndan yapılan açıklamaya göre 7 şirket Ulusal Pazar'dan çıkarılarak İkinci Ulusal Pazar'a dahil edildi.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndan yapılan açıklamaya göre 7 şirket Ulusal Pazar'dan çıkarılarak İkinci Ulusal Pazar'a dahil edildi. İMKB'den yapılan açıklama şöyle:

Borsa Yönetim Kurulu'nun 15.07.2011 tarihli toplantısında, Ulusal Pazar'da işlem gören Doğan Burda, Eminiş Ambalaj, Haznedar Refrakter, Kelebek Mobilya, Konfrut Gıda, Lüks Kadife ve Yapı Kredi Fin. Kir. paylarının 01.08.2011 tarihinden itibaren geçici olarak İkinci Ulusal Pazar'a alınmalarına karar verildiğinden, söz konusu şirketlerin payları 01.08.2011 tarihinden itibaren İMKB Ulusal Endeksinden çıkarılacak ve İMKB İkinci Ulusal Endeksine alınacaktır.

28 Temmuz 2011 Perşembe

Ağustos'ta alınacak hisseler - 4

Türk Telekom (TTKOM.IS)

- Türk Telekom'un net kar tahminimizde sapma olmasına rağmen operasyonel açıdan beklentilerimize paralel performans sergilemesi nedeniyle 8.25 TL seviyesindeki hedef değerimizi ve TUT olan önerimizi koruyoruz.

- Yoğun rekabete rağmen mobil gelirlerinde sağlanan güçlü büyüme ve ADSL gelirlerindeki artış şirketin satış gelirlerideki büyümeyi desteklemektedir.
- İkinci çeyrekte net kar beklentilerin altında kaldı – Türk Telekom yılın ikinci çeyreğinde 506 milyon TL net kar açıkladı. Bu rakam geçen sene aynı dönemde elde etmiş olduğu net kar rakamı olan 601milyon TL’ye göre %15,9 ve bir önceki dönem net karı olan 609 milyon TL’ye göre ise %16,9’luk bir düşüşe işaret etmektedir. Şirketin açıklamış olduğu ikinci çeyrek net kar rakamı, hem bizim 645 milyon TL olan beklentimizin hem de piyasa beklentisi olan 553 milyon TL’nin altında gerçekleşti. Şirketin net karının beklentilerin altından kalmasının temel sebebi, TL’de yaşanan değer kaybı nedeniyle beklentilerin üzerinde gerçekleşen kur farkı zararı oldu.

- Satış gelirlerinde ikinci çeyrekte %11 büyüme gerçekleşti - Net karın beklentilerin altında kalmasına karşın Türk Telekom’un operasyonel faaliyetlerindeki güçlü görüntü devam etti. Şirket yılın ikinci çeyreğinde 2.968 milyon TL gelir elde ederken, bu rakam geçen senenin aynı dönemine göre %11,3, bir önceki çeyreğe göre ise %2,8’lik bir artışı ifade etmektedir. Yoğun rekabete rağmen mobil gelirlerinde sağlanan güçlü büyüme ve ADSL gelirlerindeki artış şirketin satış gelirlerinin yılın ikinci çeyreğinde beklentilerimizin az da olsa üzerinde gerçekleşmesini sağladı.
-FAVÖK rakamı 1.190 milyon TL seviyesine ulaştı - Türk Telekom’un FAVÖK rakamı, yılın ikinci çeyreğinde yıllık bazda %7,1 artarak 1.190 milyon TL seviyesine yükselmesine karşın şirketin FAVÖK marjı 2011 yılının ikinci çeyreğinde geçen yılın annı dönemine göre küçük çaplı bir düşüşle %40,1 düzeyine geriledi. (Geçen sene aynı dönemde şirketin FAVÖK marjı %41,7 olmuştu).

-Kur farkından kaynaklanan finansal giderler net kardaki artışı sınırladı - Operasyonel performanstaki bu güçlü görüntünün net kar rakamına beklendiği ölçüde yansımaması, operasyonel olmayan tarafta şirketin ikinci çeyrekte 234 milyon net finansal gider yazmasından kaynaklandı. Geçen sene aynı dönemde şirketin net finansal gideri 12 milyon TL olarak gerçekleşmişti. Finansal giderdeki bu artış, TL’nin dolar karşındaki değer kaybı paralelinde yazılan 237 milyon TL düzeyindeki kur farkı ve türev zararından kaynaklandı.

-Türk Telekom için önerimiz "TUT" - Türk Telekom’un açıklamış olduğu 2011 yılı ikinci çeyrek sonuçlarını genel anlamda tatmin edici olarak değerlendirmekteyiz. Özellikle yoğun rekabetin yaşandığı mobil tarafta gelirlerini, AVEA’da hem topam hem de faturalı abone sayısındaki artışa paralel olarak artırmayı başaran şirketin ADSL gelirleri de çift haneli seviyelerde artmaya devam ediyor. Beklentilerin altında kalan net kar rakamına karşın güçlü ADSL ve Mobil segment gelirlerinin ışığında, şirket için daha önce belirlemiş olduğumuz hedef hisse fiyatını 8,25 TL olarak korumaya devam ederken, TUT olan önerimizi sürdürüyoruz.

Ağustos'ta alınacak hisseler - 3

TAV HAVALİMANLARI (TAVHL.IS)

1Ç11’de TAV Havalimanları Holding’in işlettiği havalimanlarını kullanan yolcu sayısı geçen yılın aynı dönemine göre %8 oranında artış göstererek 10,1 milyon seviyesine yükselirken, İstanbul Atatürk Havalimanı dış hatlar yolcu sayısı 1Ç11 itibariyle %10 artarak 4.6 milyon seviyesinde gerçekleşmiştir. Dolayısıyla artan yolcu sayısı şirketin net satış gelirlerine olumlu katkı sağlamıştır. Tav Havalimaları Holding’in net satış gelirleri Ankara ve İzmir garanti yolcu gelirleri dahil edildiğinde 1Ç11’de 1Ç10 dönemine göre %27 artışla 177 milyon Euro seviyesine yükselmiştir. Artan yolcu sayısı yanı sıra TGS, Makedonya'nın Başkenti Üsküp ve Ohrid Havalimanları'nı işleten TAV Makedonya ve Letonya'nın Başkenti Riga'da yer hizmetleri veren NHS operasyonlarının başlaması şirketin net satış gelirlerine olumlu katkı sağlamıştır. Şirketin 1Ç10’da 17.6 milyon Euro seviyesinde gerçekleşen düzeltilmiş FAVÖK rakamı 1Ç11’de %100 artarak 35 milyon Euro seviyesine ulaşırken, 1Ç11’de FAVÖKK rakamı 1Ç10’a göre %44 artışla 67 milyon Euro seviyesine yükselmiştir. Mevsimsellik nedeniyle yılın ilk çeyreği sektör açısından yılın en zayıf dönemi olması nedeniyle TAV, 1Ç11'de 14.5 milyon Euro net zarar açıklamıştır. TAV Havalimanları Holding’in gerek yolcu sayısındaki artış ve gerekse havalimanlarının pozitif katkısının net satış gelirlerine olumlu yansımasının süreceğini düşünüyoruz. Bu bağlamda TAV için 9.50 TL olan hedef fiyatımızla şirket için daha önceden verdiğimiz “AL” olan önerimizi koruyoruz.

TSKB (TSKB.IS)

TSKB 1Ç11 döneminde konsolide olmayan bilançolarında geçen senenin aynı dönemine göre net karını %19.7 artırarak 66.6 milyon TL olarak açıkladı. Bu rakam bizim beklentimiz olan 66.3 milyon TL’ye paralel gerçekleşirken piyasa beklentisi olan 57 milyon TL’nin yaklaşık 16% üzerinde gelmiştir. Çeyreklik bazda baktığımızda ise bankanın net karı geçen çeyreğe göre %55 artış göstermiştir. Yatırım bankası olması nedeniyle MB’nın son uygulamalarından neredeyse etkilenmeyen banka, gelirlerini yıllık bazda %11 artırmayı başarmıştır. Gelirlerde yaşanan bu artışın yanında temettü gelirleri ve özellikle kurumsal finans faaliyetlerinden elde ettiği ücret ve komisyon gelirlerindeki artışlar net kar artışını desteklemiştir. Net faiz gelirleri toplam bankacılık gelirlerinin %83’nü oluştururken temettü gelirleri %10’nu oluşturmuştur. Net faiz marjını 2010 yılsonuna göre 30 baz puanlık artış ile %4.42 seviyesine yükselten bankanın uzun vade de (2011-2012) bu marjını %4 seviyesine oturtacağını düşünüyoruz. İlk çeyrekte kredileri %7.1 ç/ç artan bankanın menkul kıymet portföyü neredeyse yatay kalmıştır. Fonlamasını aktif olarak repo pazarından (%19.5 ç/ç artış, toplam yükümlülükler içindeki payı 169 baz puanlık artış ile %16.9’a yükselmiştir) gerçekleştiren bankanın yurt dışı borçlanması (uzun vadelinin payı 20 baz puan azalarak %58.9’a gerilemiştir) %5.4 ç/ç artış göstermiştir. Kredilerin varlıklara oranı %62’ye yükselen bankanın bu oranı sektör ortalamasının 100 baz puan üzerindedir. Varlıklarının %66’sı yapancı para cinsinden olan bankanın likit varlıklarının %67’sini hazine kağıtları oluşturmaktadır. Proje finansmanı kredilerinde oldukça aktif olan Banka’nın yenilenebilir enerji, altyapı yatırımlarına olan ilgisinin devam edeceğini düşünüyoruz. Bu gelişmelerin ışığında TSKB için daha önceden vermiş olduğumuz “AL” önerimizi ve 3.38 TL olan hedef fiyatımızı koruyoruz.

ASELSAN (ASELS.IS)

- Proje bazlı çalışan Aselsan'ın son almış olduğu yeni projeler ile birlikte şu anda 2018 yılına kadar teslimatını gerçekleştireceği toplam 4.6 milyar dolar tutarında projesi bulunmaktadır.

- Hedef hisse fiyatını 9.40 TL seviyesinde hesapladığımız Aselsan için TUT olan önerimizi sürdürüyoruz.
- Türkiye’nin en büyük savunma sanayi şirketidir - Askeri ve sivil kesime yönelik elektronik ürünler ve sistemler tasarlayan, geliştiren, üreten ve ürünlerinin satış sonrası servis hizmetlerini karşılayan Aselsan, ürünlerini başlıca dört ana başlık altında toplamıştır.

1) Haberleşme ve Bilgi Teknolojileri (telsizler, aviyonik uydu ve deniz haberleşme sistemleri, kablosuz ses yayın sistemi)

2) Mikroelektrionik Güdüm ve Elektro- Optik sistemleri (termal, Lazer sistemleri, görüntü yoğunlaştırıcılı gece görüş cihazları, mikroelektronik devreler ve aviyonik cihazlarının üretim ve tasarımı)

3)Savunma Sistem Teknolojileri (Silah, komuta kontrol, deniz, insansız sistemler ile karayolu trafik sistemleri)

4) Radar Elektronik Harp ve Radar sistemleri (radar, elektronik harp ve elektronik harp istihbarat ve taarruz sistemleri) gruplarıdır. Aselsan’ın halen %84.5 hissesi Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı’nın elinde bulunurken, halka açıklık oranı ise %15 seviyesinde bulunmaktadır. Satış gelirlerinin yaklaşık %85-90'lık kısmını yurtiçine gerçekleştiren Aselsan, %10-15’lik kısmını ise yurtdışına gerçekleştirmektedir. Şirket yaklaşık 40 ülkeye ihracat gerçekleştirmektedir.

- Şu anda yaklaşık 4,6 milyar dolar tutarında teslimatını gerçekleştireceği projesi bulunmaktadır - Kamuya açıklamış projelerine göre 2010 yılında yaklaşık 620 milyon dolar ve 2011 yılı içinde ise şu ana kadar 820 milyon dolar seviyesinde yeni proje alanAselsan’ın son üç yıl içinde almış olduğu toplam proje tutarı yaklaşık 3,1 milyar dolar seviyesini aşmıştır. Şirketin 2001 yılından bu yana almış olduğu toplam proje tutarı ise 6,7 milyar seviyesine ulaşmıştır. Aselsan bu projelerin 2.1 milyar dolarlık kısmının teslimatını gerçekleştirirken, şirketin şu anda 2018 yılına kadar teslimatını gerçekleştireceği toplam 4.6 milyar dolar tutarında projesi bulunmaktadır. Aselsan’ın en son olarak Haziran 2011’de Savunma Müşteşarlığı ile imzalamış olduğu yaklaşık 795 milyon dolar tutarındaki Alçak ve Orta İrtifa Hava Savunma Füze Sistemi son dönemde almış olduğu en büyük sözleşmesi olarak görünmektedir. Ancak, şirketin bu projesinin teslimat tarihi açıklanmamıştır.
TSK, Aselsan’ın en büyük ve garantili müşterisi konumunda bulunmaktadır - Mevcut teçhizatının modernizasyonu, buna ek olarak yeni uygulamaların geliştirilmesi konusunda tüm kullanılan ekipmalarının %70’ini yurtiçinden sağlayan TSK, Aselsan’ın en büyük ve garantili müşterisi konumunda bulunmaktadır. Özellikle haberleşme ve elektrooptikte TSK’nın sadece ulusal şirketlerden alım yapmasına bağlı olarak Aselsan rakipsiz konumdadır. Özellikle Türkiye’nin gerek jeopolitik konumu gerekse 1980’lerden bu yana aktif terör sorunu savunma sanayi harcamasına dönük yatırımlarını artırmaktadır. Dolayısıyla savunma sanayii harcamaları ile ilgili alınan ve önümüzdeki dönemlerde alınacak tüm kararlar Aselsan’ı yakından ilgilendirmektedir.

2011 yılında 860 milyon dolar net satış geliri kaydedeceğini tahmin ediyoruz ‐ Siparişe dayalı üretim gerçekleştiren Aselsan’ın ortalama proje ömrü 3-4 yıl arasında değişirken, teslimatlarının ~%40-45’i ise yılın son çeyreğinde gerçekleşmektedir. Bu nedenle, projelerinin satış gelirlerine katkısı teslimattan sonra, yani daha çok yılın son çeyreğinde mali tablolarına yansımaktadır. 2001 yılından sonra almış olduğu büyük projelerin son yıllarda teslim edilmeye başlanmasıyla birlikte 2007 yılından bu yana yıllık ortlama 500 milyon doların üzerinde net satış geliri kaydetmeye başlayan Aselsan, 2010 yılında teslim ettiği projeler sonrası 792 milyon dolar net satış rakamına ulaşmıştır. Aselsan’ın halihazırda almış dolduğu projeleri baz alarak 2011 de gerçekleştireceği teslimatlar sonrasında yılı 860 mn dolar (1.385 mn TL) net satış geliri ile tamamlayacağını öngörüyoruz. Şirketin 2012 yılında net satış gelirlerinin ise 1.594 milyon TL seviyesinde olacağını tahmin ediyoruz.

- Önerimiz TUT ‐ Aselsan'ın İNA analizine göre hisse başına fiyatını 9.40 TL seviyesinde hesaplıyoruz. Cari hisse fiyatı 8.76 TL seviyesinde bulunan Aselsan'ın bulduğumuz hedef hisse fiyatına göre %7 kazandırma potansiyeli taşıması nedeniyle daha önce verdiğimiz TUT önerimizi bu aşamada koruyoruz.

Ağustos'ta alınacak hisseler - 2

DOĞUŞ OTOMOTİV (DOAS.IS)

Doğuş Otomotiv 1Ç11 döneminde 17 milyon TL net kar açıkladı. Net kar rakamı, 1Ç10 dönemine göre %39, 4Ç10 dönemine göre ise %19.9 düşüşe işaret etmektedir. Aynı zamanda net kar rakamı, bizim beklentimiz olan 18.5 milyon TL’nin hafif altında kalırken, piyasa beklentisi olan 28 milyon TL’nin ise bir hayli altında gerçekleşmiştir. Net kar tarafında yaşanan bu gerilemede, düşen iştirak gelirleri, net finansal giderlerdeki artış ve Rekabet Kurulu’nun cezası etkili olmuştur. Şirketin 1Ç10 döneminde özkaynak metodu ile konsolide ettiği iştiraklerden 9 milyon TL gelir ettiği görülürken bu gelir, 1Ç11 döneminde 0.3 milyon TL seviyesine gerilemiştir. Ayrıca, Rekabet Kurulu şirkete 49.8 milyon TL ceza keserken, ayrılan karşılığı gözönüne aldığımızda, şirketin 1Ç11 mali verilerine bu cezanın yansımasının 25.4 milyon TL olduğunu görüyoruz. Şirketin satış hacmi 1Ç11 döneminde 27,246 adete yükselirken, 1Ç10 dönemindeki 13,660 adete göre %99 yükseliş göstermiştir. Bu performansa bağlı olarak şirketin satış geliri, 1Ç11 döneminde 1Ç10 dönemine göre %104.6 artarak 1.137 milyon TL’ye ulaşmıştır. 1Ç11 döneminde şirketin pazar payı %13.8 seviyesinde gerçekleşmiştir. Şirket için bizim piyasa değeri hedefimiz 1,82 milyar TL (hisse başına 8,28 TL) seviyesindedir.

SİNPAS GYO (SNGYO.IS)

Sinpaş GYO, gayrimenkullere ve gayrimenkul projelerine yatırım yapmak üzere kurulmuş halka açık bir gayrimenkul yatırım ortaklığıdır. Şirket orta-üst ve üst gelir gruplarına yönelik konut projeleri geliştirmektedir. Şirket gelişme potansiyeli yüksek ancak çeşitli mülkiyet ve imar sorunları olan arsalardaki sorunları çözerek arsayı ucuza satın almak, geliştirmekte olduğu projelerinde ön satış ve etap stratejisi uygulamak ayrıca ilgi çekici ve özgün projeler geliştirerek daha fazla müşterinin ilgisini çekmek, Sinpaş GYO’nun temel yatırım stratejilerindedir. Sinpaş GYO, 2010 yılında toplam 767 adet ön satış rakamına ulaşmıştır. Bununla birlikte, Sinpaş 2008 yılından beri toplam 4,580 adte konut satışı gerçekleştirmiştir. Sinpaş GYO’nun İstanbul ve Bursa’da devam etmekte olan beş projesi bulunmaktadır. Bunun dışında Sinpaş GYO, 2011- 2015 yılları arasında, İstanbul, Ankara, Bursa ve Marmaris’te toplam 11 yeni projeye başlamayı planlamaktadır. Ekonomik krizden olumsuz ertelenmiş bulunan ev talebinin 2011 yılı ile birlikte canlanmasını beklemekteyiz. Sipaş GYO, proje geliştiren bir gayrimenkul yatırım ortaklığı olduğu için, ön satış gelirlerini, ilgili konut projesini müşterisine teslim edene kadar bilançosunda tutmakta, gelir tablosuna ancak konut teslim edildiğinde yansıtabilmektedir. Şirket 2008 yılından bu yana, toplam 4.580 adet konut satışı gerçekleştirmiş olmasına rağmen, bu sebeble dönemsel olarak gelirlerinde büyük dalgalanmalar olabilmektedir. Öte yandan şirketin 2011ve 2012 yıllarında önemli miktarda konut projesini tamamlayıp müşterilerine teslim edeceğini ve elde ettiği gelirleri finansal tablolarına yasıtabileceğini düşünmekteyiz. Dolayısyla Sinpaş GYO için muhafazkar bir değerleme ile belirlemiş olduğumuz 2,62’lık hedef fiyat doğrultusunda “AL” önerimizi korumaktayız.

VAKIFBANK (VAKBN.IS)

Vakıfbank 1Ç11 döneminde konsolide olmayan bilançolarında %34.1 y/y artış ile 409 milyon TL (hisse başı 0.16 TL) net kar açıkladı. Bu rakam bizim beklentimiz olan 355 milyon TL’nin (yaklaşık %15) üzerinde kalmakla birlikte piyasanın beklentisini (338 milyon TL) %21 oranında aşmıştır. Çeyreklik bazda baktığımızda, bankanın net karı geçen çeyreğe göre %4,2’lık bir artış göstermiştir. Bilanço tarafında bankanın kredilerindeki artış hızı sektöre göre yavaş kalarak %4.7 artmıştır, artış ağırlıklı olarak prekende kredilerinde %53.5’e y/y varan (tüketici, konut ve KOBİ) büyümeden destek alırken işletme kredileri 260 baz puan gerilemiştir. Piyasa trendlerine ve bizim beklentlerimize paralel bankanın menkul kıymetleri çeyreklik bazda %4.3, yıllık bazda ise %21 gerilerken daha yüksek getiriye sahip kredilere geçiş yaşanmıştır. Bu gelişme sonrasında bankanın menkul kıymetlerin aktiflere oranı 177 baz puan gerilerken kredilerin aktiflere oranı %60.6’dan %61.5’a yükselmiştir. Banka mevduatlarında da artış %0.5 ile oldukça düşük gerçekleşirken herhangi mevduat savaşı yaşanmamış olması nedeniyle mevduat maliyetleri de 69 baz puan gerileyerek %5.73 seviyesinde gerçekleşmiştir. Gelirlerdeki yatay seyre rağmen bankanın net karı, yüksek temmettü gelirleri, ücret kamisyon gelirlerindeki %14.7’ye y/y varan artış ve düşük provizyon giderlerinin desteği ile yüksek artış göstermiştir. Bu gelişmelerin ışığında Vakıfbank için daha önceden vermiş olduğumuz “AL" olan önerimizi ve 4.47 TL olan hedef fiyatımızı koruyoruz.

Ağustos'ta alınacak hisseler - 1

Trakya Cam (TRKCM.IS)

Trakya Cam, temel camlar (düzcam, buzlu cam, ayna, lamine cam, kaplamalı cam, mimari projelere yönelik camlar), otomotiv camları ve diğer ulaşım araçları camları, enerji camları, beyaz eşya camları üretimi gerçekleştirmektedir. Trakya Cam Rusya’da düzcam, ayna ve kaplamalı cam fabrikası ve otomotiv camı üretimi satışı yapmak üzere 2010 yılında Saint- Gobain firmasıyla anlaşmalar imzalamıştır. Buna ek olarak, Trakya Cam’ın Mısır’da %14,87 oranında iştirak ettiği Saint-Gobain Glass Egypt fabrikası ise Temmuz’da faaliyet başlamıştır. Bu ortak yatırımla Trakya Cam, Türkiye ve Balkanlar’dan sonra Ortadoğu’da da yerel üretici konumuna gelmiştir. Trakya Cam, yılın ilk çeğreğinde 43,3 milyon TL net kar açıklamıştır. Açıklanan ilk çeyrek kar rakamı geçen sene aynı dönem net karı olan 34,7 milyon TL’ye gore %24,6’lık bir artışa işaret etmektedir. Trakya Cam’ın 2011 yılı ilk çeyrek gelirleri ise yıllık 23,5%’lik artışla 284 milyon TL olmuştur. Trakya Cam’ın elde etmiş olduğu gelirlerin dağılımına bakıldığında ise, şirketin yurtdışı gelirleri toplam gelirlinin %32’sini oluştururken, yıllık bazda %32’lik bir artış göstermiştir. Öte yandan toplam satışları içerisinde %68’ini oluşturan yurt içi satışları ise, yıllık bazda %14.1’lik bir artış göstermiştir. Şirketin, en önemli müşteri arasında bulunan otomotiv ve inşaat sektörlerinin 2011 yılında güçlü seyirlerine devam edeceklerini ve bunun ise Trakya Cam’a olumlu yansıyacağını düşünmekteyiz. Trakya Cam’ın açıklamış olduğu ve beklentilerimiz doğrultusunda gerçekleşen finansalları ışığında daha önce belirlemiş olduğumuz 4,15 TL’lik hedef fiyatımızı ve “AL” önerimizi muhafaza ediyoruz.

CİMSA (CIMSA.IS)

Çimsa, 1Ç11 döneminde 15 milyon TL net kar açıkladı. Net kar rakamı, hem bizim beklentimiz olan 22 milyon TL’nin altında hem de 18 milyon TL olan piyasa beklentisinin altında gerçekleşmiştir. Net kar, 1Ç10 dönemine göre %13.7 düşüş göstermiştir. Net karda yaşanan bu gerilemede, üretim maliyetlerindeki bozulma etkili olmuştur. Aynı zamanda şirketin net kar rakamı, 4Ç10 dönemine göre %16 daralmıştır. Çimsa’nın yurt içi gelirleri 1Ç10 dönemine göre %16 artarak 111.4 milyon TL’ye yükselirken, ihracat gelirleri de %11 artarak 46.3 milyon TL’ye ulaşmıştır. Şirketin 1Ç11 dönemindeki toplam satış gelirleri, 1Ç10 dönemine göre %13.5 yükselmiş ve 148.9 milyon TL seviyesine ulaşmıştır. Buna karşın, şirketin satış gelirlerinin 4Ç10 dönemine göre %18.4 gerilediği göze çarpmıştır. 1Ç11 döneminde şirketin faaliyet giderlerinde 1Ç10 dönemine göre %8.5 gerileme görülmesine karşın, artan üretim maliyetleri, şirketin esas faaliyet karında %8.4 düzeyinde daralmaya neden olmuştur. 1Ç11 döneminde 33.5 milyon TL’ye ulaşan FAVÖK rakamı, artan amortisman nedeniyle, 1Ç10 dönemindeki FAVÖK rakamına paralel gerçekleşti. Çimsa’nın FAVÖK marjı, 1Ç10 dönemindeki %26.1 düzeyinden 1Ç11 döneminde %22.5 seviyesine geriledi. Çimsa’nın 2011 yılını 793 milyon TL satış geliri ile tamamlayarak, 2010 yılına göre cirosunu %12 artıracağını öngörüyoruz. Net kar tarafında ise 2010 yılı sonuna göre %33 artışla 138 milyon TL net kara ulaşılacağını öngörüyoruz. Şirket için hedef piyasa değerimiz 1.80 milyar TL (hisse başına 13.30 TL) olup alım önerimiz sürmektedir.

AK ENERJİ (AKENR.IS)

Ak Enerji, 1Ç10’da 373 MW seviyesinde bulunan üretim kapasitesini devreye aldığı beş hidroelektrik santralleri sonrası 659 MW seviyesine yükseltmiştir. Dolayısıyla 2010 yılı içinde devreye aldığı yeni santrallarinin pozitif katkısı 1Ç11’de şirketin finasallarını olumlu etkilemiştir. Dolayısıyla artan kapasite sonrası, elektrik satışlarındaki artışlar şirketin net satış gelirleri ve marjlarının geçen seneye göre yüksemesini sağlamıştır. Ak Enerji’nin net satış gelirleri 1Ç11’de yıllık bazda %106 artışla 136.5 milyon TL seviyesine yükselmiştir. Öte yandan hatırlanacağı üzere şirket 2010 yılında düşük DUY fiyatları sonrası satış dağılımını değiştirmişti. Ak Enerji 1Ç11 itibariyle toplam satışlarının %74’lük kısmını indirek müşterilere, (4Ç10:%67)gerçekleştirirken, %20’sini (4Ç10: %25) DUY piyasasına, geri kalan %6’lık kısmını ise direk müşterilere (4Ç10:%8) gerçekleştirmiştir. Dolayısıyla satış dağılımında yapılan bu değişiklik satış gelirlerine olumlu yansımasını sürdürmüştür. Ak Enerji, 1Ç11’de 4.1 milyon TL ile beklentimiz olan 5 milyon TL’ye paralel net kar açıklarken, piyasa beklentisi olan 0.1 milyon TL’nin üzerinde bir net kar rakamı açıklamıştır. Hatırlanacağı üzere Ak Enerji’nin iki büyük hissedarı Akkök Sanayi Yatırım ve Geliştirme A.Ş. ve CEZ, Akenerji’nin aktiflerine ilişkin ön teklifleri toplamak üzere şirkete yetki vermişlerdir. Şirketin aktif satışına ilişkin sürecin önümüzdeki aylar içinde sonladırılması beklenmektedir. Dolayısıyla şirketin aktiflerinin satışına yönelik haberlerin kısa vadede hisse performansı üzerinde etkili olacağını düşünüyoruz. Bu bağlamda Ak Enerji için hedef hisse fiyatımız 4.10 TL seviyesinde bulunurken, şirket ile ilgili AL olan önerimizi koruyoruz.

27 Temmuz 2011 Çarşamba

Aksigorta'ya yeni ortak

Sabancı Holding, Belçikalı Ageas’la Aksigorta ortaklığı için yürütülen izin sürecini tamamladı.
Sabancı Holding, Belçikalı Ageas’la Aksigorta ortaklığı için yürütülen izin sürecini
tamamladı. Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, organik büyüme çalışmalarının yanı sıra
Ageas ile birlikte şirket alımı yaparak büyüme imkânlarını inceleyeceklerini vurgularken
Ageas CEO’su Bart de Smet, “Türkiye gibi genç ve gelişen bir pazarda Sabancı Holding
rehberliğinde hareket edebilmek bizim için büyük önem taşıyor. Bu avantajları kullanarak,
Ageas’ın en iyi uygulamalarıyla Aksigorta’yı daha da büyüteceğiz” dedi.
Sabancı Holding, Belçikalı Ageas ile Aksigorta’da gerçekleştireceği ortaklık sürecinin yasal izinlerinin tamamladığını kamuoyuna açıkladı.
Sabancı Holding’in yüzde 31’lik hissesinin Ageas’a devir işlemi ise 28 Temmuz’da
tamamlanacak. Toplantıya katılan Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, Ageas CEO’su Bart
De Smet, Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer, Ageas Avrupa
CEO’su Steven Braekeveldt ve Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, “Birlikten güç doğacak”mesajları verdi.
Zafer Kurtul: “Ageas’ın yatırım kararında Türkiye’nin geleceğine ve Sabancı Topluluğu’na
duyulan güven çok önemlidir”

Toplantıda bir konuşma yapan Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, Türkiye’nin “Akla İlk

Gelen Sigorta Şirketi” olan Aksigorta’nın eşit yönetimi için Ageas ile yapmış oldukları ortaklık anlaşmasına ilişkin detayları aktardı. Kurtul, ortaklıktan önce Aksigorta hisselerinin yüzde 62’sinin Sabancı Holding’in, kalan yüzde 38’in halka açık olduğunu hatırlatarak, yeni yapıda halka açık kısım değişmezken ana ortakların yüzde 31 Sabancı Holding, yüzde 31 Ageas şeklinde olduğunu belirtti. Kurtul sözlerine şöyle devam etti: “Ageas, 710 Milyon USD toplam şirket hisse değeri üzerinden Aksigorta’da sahip olduğumuz hisselerin yüzde 31’ini satın alacaktır. Ageas, Sabancı Holding’e yüzde 31 oranındaki hisse için 210 Milyon USD

ödeyecektir. Bundan sonra Sabancı Holding ve Ageas Aksigorta’yı eşit olarak kontrol

edeceklerdir. Ageas’ın yatırım kararında Türkiye’nin geleceğine ve Sabancı Topluluğu’na

duyulan güven çok önemlidir. Aksigorta’da Ageas ile ortaklığımızın ana hedefi Aksigorta’nın

stratejilerini, gelecek hedeflerini birlikte hayata geçirmektir. Hedefimiz sektörün gelişimine

katkıda bulunurken, hem pazar payımızı hem de karlılığımızı daha da yükseltmektir. Organik

büyüme çalışmalarımızın yanı sıra Ageas ile birlikte şirket alımı yaparak büyüme imkânlarını

da inceleyeceğiz.”

Bart de Smet: Aksigorta’yı büyüteceğiz

Ageas CEO’su Bart de Smet de yaptığı konuşmada Sabancı Holding gibi güçlü bir ortağa sahip olmaktan mutluluk duyduklarını dile getirerek, bunu bir fırsat olarak gördüklerini belirtti. De Smet; “Sabancı Holding ve Ageas, Aksigorta’yı hayat-dışı sigorta sektörünün lideri yapma konusunda ortak bir amacı paylaşmaktadır. Ageas olarak, hayat-dışı bankasürans alanındaki bilgi birikimimiz ve, acente kanalı yönetmekteki tecrübelerimiz ile Aksigorta’ya katkıda bulunacağız. Sabancı Holding’i ortak ve kılavuz alarak Türk hayat-dışı pazarına girmek bizim için bir ayrıcalık. Bir araya getireceğimiz yetkinliklerimiz ve başarılı ortaklıklarla dolu olan geçmişlerimizin çok güçlü ve başarılı bir ortaklığı beraberinde getireceğine inanıyorum” dedi.

Haluk Dinçer: Aksigorta’da yeni bir dönem başlıyor

Sabancı Holding Perakende ve Sigorta Grup Başkanı Haluk Dinçer de yaptığı konuşmada,

sigortacılık sektörünün Sabancı Topluluğu’nun ana büyüme alanlarından biri olduğunu

belirterek, şöyle konuştu: “Türkiye gelişiyor, zenginleşiyor. Belli bir hayat kalitesine erişen

bireyler, bunu sürdürebilmek ve önlerindeki belirsizlikleri ortadan kaldırabilmek için risklerini sigortalatmak istiyor. Bunun yanı sıra gelişen ekonomi, büyüyen KOBİ’ler bize fırsat sunuyor. Hayat dışı sigorta sektörünün önümüzdeki on yılda ortalama yüzde 17 büyümesini öngörüyoruz. Hem Türkiye hem de dünyada sigortacılık sektörü için örnek olacak, benchmark olarak kabul edilecek bir ortaklık kurduk. Bundan gurur duyuyoruz ve bu

sektördeki fırsatları, yeni ortağımızla daha da iyi değerlendireceğimize inanıyoruz. Artık

Aksigorta’da yeni bir dönem başlıyor.”

Steven Braekeveldt: Pazarın yüksek potansiyeli bizim için çok cazip

Ageas Avrupa CEO’su Steven Braekeveldt de konuşmasında, hızla büyüyen Türkiye’de

sigortacılık sektörünün büyük bir potansiyel vaat ettiğini söyledi. Braekeveldt, “Türkiye son

krizden düşük faiz oranları, ılımlı enflasyon, istikrarlı ve sağlam finans sektörünün de

desteğiyle güçlü bir biçimde çıkmayı başardı. Sabancı Holding, bizim için son derece önemli

olan bu genç ve büyümekte olan ülkede bize rehber olacaktır. Tüm avantajlarımızı bir araya

getirerek Ageas’ın en iyi uygulamalarıyla beraber Aksigorta’yı daha da büyüteceğiz. Ageas

tarafından baktığımızda, Türkiye’nin mevcut potansiyeli bu ortaklığı çok cazip kılıyor.

Türkiye’nin genç nüfusu, giderek yükselen eğitim seviyesi ve şehirleşme oranı sigortaya olan

talebi artıracaktır. Ageas olarak tüm bilgi ve uzmanlığımızla bu ortaklığın başarısına katkıda

bulunmak için sabırsızlanıyoruz.” dedi.

Uğur Gülen: Sektörü yepyeni ürünlerle tanıştıracağız

Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen ise, “Türkiye’nin en güçlü ağına sahip sigorta şirketi olan Aksigorta’nın, küresel pazarda çok önemli deneyimlere ve başarı hikayelerine sahip olan

Ageas ile Türkiye sigorta sektörüne yepyeni bir yön vereceğine olan inancımız sonsuz.”

diyerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ageas’ın küresel deneyimlerinden ve ülke

deneyimlerinden yola çıkarak, farklı ve yeni ürün uygulamalarını Türkiye’ye taşıyacağız.

Ageas’ın çoklu dağıtım kanallarındaki deneyiminin Aksigorta’ya büyük katkıları olacağına

eminiz. Önümüzdeki döneme, Türkiye sigorta sektörünün inovatif şirketlerden biri olma

iddiasıyla giriyoruz. Yeni ürünlerle pazarı büyütürken, aynı zamanda karlı büyümeye

odaklanacağız. Prim üretiminde yüzde 25 oranında büyüme ile seneyi kapatmayı

hedefliyoruz. Önümüzdeki 3 yıllık dönemde özsermaye karlılık oranımızı yüzde 15’e

çıkaracağız. Özellikle bireysel sigortalara ve KOBİ sigortalarına odaklanacağız. Tüm bu

süreçte, organik veya inorganik büyümelerle yolumuza devam edeceğiz. Kârlılık içinde

büyüme stratejimiz doğrultusunda dağıtım kanallarımıza, teknoloji altyapımıza, insan

kaynağımıza yatırım yapacağız.”

Günün önemli şirket haberleri

ERICO, GLYHO, HEKTS başta olmak üzere günün önemli şirket haberleri:

ERICO Şirkete 13.07.2011 Tarihinde Huawei Telekomünikasyon ve Dış Tic. LTD. ŞTİ tarafından verilen 452.600 USD'lik VRLA Akü siparişi ile, Haziran ayı içinde verilen 82.368 USD'lik akü siparişi,ürün tedarik sürecinin proje planlanlarına uymaması nedeniyle iptal edildiği duyuruldu.

GLYHO Şirket bir özel sermaye yatırım fonu olan Venice European Investment Capital S.p.A. ("VEI") ve stratejik ortak olarak Venice Shipping and Logistic S.p.A'nın özel amaçlı bir bağlı ortaklığı olan Savina Holding GmbH'nın Global Liman İşletmeleri A.Ş.'de ("Global Liman") azınlık hissedar olmasına yönelik hisse devir temlik işlemlerinin tamamlandığını, Bu doğrultuda, Şirketin sahip olduğu Global Liman'ın sermayesinin %22,114'üne karşılık gelen hisseler toplam 77.399.000 USD satış bedeli ile Savina Holding GmbH'ye devredilmiş ve devir bedeli nakden ve defaten tahsil edildiğini , Vaki hisse devri sonrası Şirketimizin Global Liman'daki hisse oranı %77,886 olduğunu duyurdu. Varılan mutabakata göre VEI'nin hisse oranı üç yıl sonra %25'e yükselecek ve ayrıca 31 Aralık 2011 tarihine kadar kullanılması kaydı ile aynı şartlarla Generali Assicurazioni, Unicredit ve Venice Shipping and Logistics S.p.a. grupları veya Şirketimizce onaylanacak diğer yatırımcı gruplar tarafından kullanılmak üzere Global Liman'ın sermayesinin %10'una karşılık gelen ek hisseleri satın alma opsiyonu bulunacaktır.

HEKTS Şirket, nakit akışında kullanılmak üzere, 01 Ağustos 2012 vadeli 10.000.000 ABD Doları kredi kullandığını duyurdu.

25 Temmuz 2011 Pazartesi

VOB analiz 25.07.2011

Yurtdışı borsalardaki negatif görünümler nedeniyle, Kontratın bu sabah güne eksi açılışla başlamasını beklemekteyiz.
İMKB-30 Ağustos Kontratı
Kontrat haftanın son işlem gününde 72.850-74.850 fiyat aralığında işlem görerek günü 73.150 uzlaşma fiyatından tamamladı. Kontrattaki açık pozisyon sayısı 915 adet azalarak 161.983 adet kontrata geriledi. Kontrat güne artı açılışla 74.800 seviyesinden başlamasına karşın gün içinde yoğun satış baskısı altında kaldı.

Geçen hafta başından itibaren gelen satışların etkisi son iki işlem gününde artarak 72.750 seviyesine kadar sürdü. Kontrat hafta içinde görülen en düşük seviyeye yakın haftalık kapatmasına karşın 5 günlük AO sının karşılık geldiği 74.442 seviyesinden de oldukça uzak kalması teknik açıdan olumsuz. Ayrıca omuz-baş-omuz formasyonun ikinci omuz seviyesinin de (73.800) altında kalmıştır. Kısa vadede bu omuz seviyesinin altında kapanışların sürmesi durumunda satışlar sürebilir.

Yukarı yönde 73.800 ve 74.500 kısa vadeli önemli direnç haline dönüşmüştür. Yurtdışı borsalardaki negatif görünümler nedeniyle, Kontratın bu sabah güne eksi açılışla başlamasını beklemekteyiz.

TL/Dolar Ağustos Kontratı
Cuma günkü işlem gününde 1,6750-1,7080 fiyat aralığında işlem gören TL/dolar Kontratı, günü 1,7070 uzlaşma fiyatından tamamladı. Kontrattaki açık pozisyon sayısı 3360 adet artarak 99.830 adet kontrata yükseldi.

Son işlem gününe haif eksi açılışla başlayan TL/dolar kontratında, önceki gün 5 günlük AO (1,6705) aşılması ile başlayan kısa vadeli yükseliş dün ivme kazanarak sürdü. C işlemlerde 1,6880 seviyesine kadar yükseliş yaşanırken, son bir haftalık işlemlerden oluşan kısa vadeli yükseliş kanalının üst bandı (1,6900) aşılamadı. Kontratta 5 ve 22 günlük AO lar üzerinde hareketini sürdürmesi ve yükseliş kanalının üst bandının hedefleniyor olması kar satışları gelse de pozitif görünümün sürebileceğine işaret etmektedir.

Bu sabah Euro/USD paritesi 1,4372 civarında hareket ederken, yurtdışı borsaların negatif yönde olduğunu görüyoruz. Kontratın güne artı açılışla başlamasını bekliyoruz.
(ZİRAAT YATIRIM)

İMKB'ye Merkez dopingi

Güne satıcılı başlayan İMKB 100 Endeksi, Merkez Bankası'nın döviz ve munzam karşılıklara yaptığı müdahale ile artıya geçti.
Güne Moody's'in Yunanistan'ın kredi notunu üç kademe düşürerek Caa1'den Ca'ye indirmesi ve ABD'de Kongre liderlerinin hafta sonunda anlaşmaya varamaması nedenleriyle satıcılı başlayan İMKB 100 Endeksi, Merkez Bankası'nın döviz alım ihalelerine ara vermesi ve munzam oranlarında indirime gitmesi ile bankacılık hisseleri öncülüğünde artıya geçti. Seans içinde yüzde 2'nin üzerinde kayıpların görüldüğü endeks şu sıralarda yüzde 0.18 yükseliş ile 59 bin seviyesinin üzerinde seyrediyor.

Anel'den 59.7 milyon dolarlık anlaşma

Anel Elektrik, Marmaray Projesi'nin elektrik-mekanik işlerinin yapılması için 59,7 milyon dolarlık prensip anlaşmasına vardığını duyurdu.
Anel Elektrik, Marmaray Projesi'nin elektrik-mekanik işlerinin yapılması için 59,7 milyon dolarlık prensip anlaşmasına vardığını duyurdu.

Anel Elektrik Proje Taahhüt ve Ticaret A.Ş'nin Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda yayımlanan özel durum açıklamasında, Anel Elektrik ile Taisei Corporation üst yönetimleri arasında bugün Marmaray Demiryolu Boğaz Tüp Geçiş İnşaatı elektrik-mekanik işlerinin Anel Elektrik tarafından 59 milyon 752 bin dolar (yaklaşık 99 milyon 600 bin 608 lira) karşılığında yapılması için prensip anlaşmasına varıldığı kaydedildi.

Açıklamada, sözleşmenin önümüzdeki günlerde imzalanacağı, söz konusu işlerin 28 Ekim 2013 tarihine kadar tamamlanmasının öngörüldüğü bildirildi.

AKSA ENERJİ: Hisse satışı

Goldman Sachs, Aksa Enerji'in yüzde 26.5'iini satın alıyor.
Kazancı Grubu özelleştirme ihalalerini almak için bazı varlıklarını satışa sundu. Bu kapsamda Aksa Enerji'nin yüzde 26.5'i yatırım bankası Goldman Sachs'a 5.05 liradan satıldı. Bu haberle yüzde 11 yükselen hisseler 4.21 lira oldu.

BERKOSAN: Sermaye artırımı

Berkosan sermayesini yüzde 50 oranında artırıyor.% 50 Bedelli. Bölünme sonrası A.O.F: 4,17-TL

Yeni pozisyon için 58 bin beklenmeli

Yeni pozisyon açmayı düşünen yatırımcıların 58 binden önce bu harekete girişmemesi tavsiye ediliyor.
Moody's'in Yunanistan'ın kredi notunu üç kademe düşürerek Caa1'den Ca'ye indirmesi, ABD'de Kongre liderlerinin hafta sonunda anlaşmaya varamaması nedenleriyle IMKB-100 endeksinin bugüne 59.324 (-478 puan / -0.8%) civarından başlamasını bekliyoruz.

Stres testlerinin yetersizliğine ve güvenilirliğine yönelik yapılan sorgulamalar geçen hafta başında borsalara satış getirirken, ABD'de borçlanma limitinin arttırılmasına yönelik sürdürülen müzakerelerde bir olumlu bir olumsuz haber akışı yaşanması, şirket bilançolarında karlılıkların ve ciroların genelde tahminleri aşması, Avrupa Birliği liderlerinin Yunanistan'ı kurtarmak için bir araya geldiği zirvede 158 milyar Euro'luk yeni bir pakette anlaşmaya varması global çapta borsaların haftayı %1'in üzerinde yükselişlerle tamamlamasına yol açtı. Türkiye öznelinde ise, Fitch'in Türkiye ekonomisine yönelik uyarıları, IMF'den gelen benzer açıklamalar, TCMB'nin beklentilere paralel şekilde faizleri değiştirmemesi ve TCMB Başkanı Erdem Başçı'nın şirketlere döviz açık pozisyonu taşımayın uyarısında bulunmasının kurların yeni tarihi zirveler görmesine, IMKB-100 endeksinin ise %4.5 düşüşle 60.000'in altına inmesine sebep oldu.

Bu sabaha ve yeni haftaya geldiğimizde ise, Moody's'in Yunanistan'ın kredi notunu Caa1'den Ca'ya indirmesinin paritelerde euro'nun değer kaybetmesine, emtia fiyatlarının benzer şekilde etkilenmesine neden olduğunu görmekteyiz. Ayrıca, hafta sonunda ABD'nin borçlanma tavanının arttırılması görüşmelerinde ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Boehner'ın Beyaz Saray ile görüşmelerin sona erdiğini açıklaması, Başkan Obama'nın kongre liderleriyle acil durum toplantısından bir sonuca ulaşılamaması bu sabah spot ve vadeli borsa endekslerinin %1 civarında değer kaybetmesine sebep olurken, müzakerelerden sonuç alınamaması ve sadece bir hafta süre kalmasının global belirsizliği artırması, altın fiyatlarının yeni bir zirve yapmasını sağlıyor. Cuma gününü 60.000 seviyesinin altında tamamlayan IMKB-100 endeksinin yeni haftaya negatif haberlerle başlaması ve ABD'deki borç tavanı görüşmelerinin dalgalı bir hava yaratacak olması sebepleriyle IMKB-100 endeksinin bu hafta 58.000'li seviyeleri test etme ihtimali yüksek görünüyor. Bu nedenle, yeni pozisyon açmayı düşünen yatırımcıların 58.000'den önce bu harekete girişmemesini tavsiye ediyoruz.

Destekler: 59.500 - 58.600 - 58.000, Dirençler: 60.500 - 61.000 - 61.500 - 61.800 - 62.000

ETİ YATIRIM ARAŞTIRMA

20 Temmuz 2011 Çarşamba

Foreks işlemlerine yeni düzenleme

Foreks işlemlerini kontrol altına almak isteyen SPK, yeni düzenleme taslağını görüşe açtı.
Foreks (kaldıraçlı alım satım) işlemlerine ilişkin hazırlanan düzenleme taslaklarının, piyasa katılımcılarının ve ilgililerin görüşüne açıldığı bildirildi.

Sermaye Piyasası Kurulunun duyurusunda, 25 Şubat 2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan ''Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun''unda yapılan değişiklikle, ''Döviz, mal, kıymetli maden veya kurulca belirlenecek diğer varlıkların foreks işlemlerine aracılık ve bu işlemlere yönelik hizmetlerin yerine getirilmesi''nin sermaye piyasası faaliyeti olarak düzenlendiği ve bu işlemlerin, SPK'nın görev ve sorumluluk alanına dahil edildiği hatırlatıldı.

Kanunun yürürlük tarihinin 25 Ağustos 2011 olarak belirlendiği kaydedilen duyuruda, bu çerçevede foreks işlemlerine ilişkin, Türk sermaye piyasaları ile en uyumlu ve etkin çalışacak sistemin geliştirilmesi amacıyla, kapsamlı ve titiz çalışmaların yürütüldüğü ifade edildi.

Bu çalışmalar kapsamında, farklı ülkelerde ilgili sermaye piyasası otoriteleri tarafından anılan faaliyete ilişkin yapılan düzenlemelerin ve piyasa işleyişlerinin ayrıntılı bir biçimde incelendiği, bazı ülkelerin yetkili otoriteleri ile bilgi alışverişine dayanan ortak çalışmaların yapıldığı belirtilen duyuruya, şunlar ifade edildi:

''Söz konusu faaliyete ilişkin olarak yapılan düzenleme çalışmalarında, temel olarak ülkemizde foreks işlemlerine ilişkin piyasanın sağlıklı bir şekilde gelişmesinin sağlanması amaçlanmıştır.

Bu amaca yönelik olarak, düzenleme taslaklarında söz konusu faaliyetlerde bulunacak kurumların taşımaları gereken şartlar ve faaliyet esaslarının piyasanın gelişmesini teşvik edecek şekilde belirlenmesi, diğer taraftan ise bu piyasalarda işlem yapacak yatırımcıların hak ve menfaatlerinin korunması ve yatırımcıların tam ve doğru bir biçimde bilgilendirilmesi hususlarında dengeli bir yaklaşım benimsenmiştir.

Anılan hususlar göz önünde bulundurularak hazırlanan 'Kaldıraçlı Alım Satım İşlemleri ve Bu İşlemleri Gerçekleştirebilecek Kurumlara İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ Taslağı' ile 'Aracı Kurumların Sermayelerine ve Sermaye Yeterliliğine İlişkin Esaslar Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Taslağı' tüm piyasa katılımcılarının ve ilgililerin görüşüne açılmıştır.''

Mataş hisseleri pahalı mı?

Mataş Matbaacılık halka arz edilerek, 5 milyon lira olan ödenmiş sermayesini 8 milyon liraya çıkarmayı hedefliyor.
1977'den bu yana ofset baskı makineleri ile her türlü matbaa ürünlerinin üretimi ve satışını gerçekleştiren Mataş Matbaacılık, 22-25-26 Temmuz tarihlerinde halka açılıyor.

Halka arz dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında konuşan Mataş Matbaacılık Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kavak, halka arzdan elde edecekleri gelir ile web ofset makine yatırımı gerçekleştirmeyi planladıklarını söyledi.

Kavak, ''Yapacağımız yatırım ile birlikte üretim kapasitemizi 6 kat büyüterek, Yunanistan, Romanya ve Çek Cumhuriyeti gibi ülkelere ihracata yöneleceğiz. Halka arzdan 10 milyon lira gelir bekliyoruz. Ayrıca elde edeceğimiz geliri şirketin büyümesinin finansmanında ve planlanan yatırımların gerçekleştirilmesinde kullanacağız'' diye konuştu.

Büyümenin sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi, kurumsallaşma, şirket bilinirliği ve tanınırlığının artırılması, şeffaflık ile hesap verebilirlik düzeyinin yükseltilmesi, finansal kaynakların artırılması amacıyla halka arza karar verildiklerini anlatan Kavak, ''Halka arz geliri ile yapacağımız makine yatırımı ile matbaacılık ve ambalaj sektörü devler liginde yerimizi alacağız'' dedi.

Yeni yatırım ile birlikte istihdam sayısını da 70'ten 120'ye çıkartacaklarını bildiren Kavak, Türkiye'de matbaacılık sektöründe ihracatın çok az olduğunu, kendilerinin de Doğu Avrupa ülkelerine yönelme kararı aldıklarını kaydetti.

Kavak, Yunanistan, Romanya ve Çek Cumhuriyeti olmak üzere farklı ülkelere ihracata başlayacaklarını sözlerine ekledi.

Toplantıda verilen bilgilere göre, Eti Yatırım A.Ş. aracılığıyla 3,50 lira birim fiyatı ile halka arz edilecek Mataş Matbaacılık Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş'nin 5 milyon lira ödenmiş sermayesi 3 milyon nominal bedelle artırılarak 8 milyon liraya çıkarılacak.

Borsa Birincil Piyasada sabit fiyatla talep toplama yöntemi ile gerçekleştirilecek olan halka arzın büyüklüğü ise 10,5 milyon Lira olarak belirlendi.

Mevcut ortaklık yapısında hisselerin yüzde 45'ini elinde bulunduran Ahmet Kavak'ın payı yüzde 28,1'e düşerken, öteki ortaklar Ali Haslet Dizdar, Hüsnü Nihat Tabanlı ve diğer 5 kişinin hisse oranları yüzde 55'ten yüzde 34,4'e inecek.

Usaş'da hisse satışı

Usaş Uçak hissedarı Gate Gourmet Participations Espana SL, sahip olduğu yüzde 56,25 hissesini satıyor.
Şirketten konuya ilişkin Kamuyu Aydınlatma Platformu'na yapılan açıklama şöyle:

29 Nisan 2011 tarihinde kamuoyu ile paylaştığımız özel durum açıklaması sonrasında Şirketimiz'deki hisselerin yaklaşık %56,25'ine sahip olan hissedarlarımızdan Gate Gourmet Participation Espana SL hisselerinin tamamını ihale yoluyla 3. kişilere satmaya karar vermiştir. Bu doğrultuda ihaleye katılacak olanlara davet mektupları gönderilecek olup, sürece katılmak ve teklif vermek isteyenlerin de sürece ilişkin bir Gizlilik Sözleşmesi imzalamaları beklenmektedir. Söz konusu Gizlilik Sözleşmesi'nin imzalanmasını takiben, satış sürecine ilişkin detaylar ve kurallar ilgili taraflarla ayrıca paylaşılacaktır. Hissedarımız, sürecin sonunda kabul edilebilir bir teklif gelmeyebileceği gibi, gelen koşullu tekliflerin de koşullarının gerçekleşmeme ihtimali olduğunu, bu olasılıkların yanı sıra hissedarımızın gelen teklifleri kabul etmeyip işlemi her daim iptal etme hakkının da bulunduğunu ayrıca ve özellikle belirtmekte olup; yatırımcıların sonuçta herhangi bir satış olmayabileceğini, yapılması muhtemel bir satış sonunda da zorunlu çağrı yükümlülüğünün doğup doğmayacağının da belli olmadığı hususunu göz ardı etmemeleri gerektiğini belirtmektedir.

Sürecin devam etmesi halinde gelişmeleri kamuoyu ile paylaşılabileceğimizi, bu meyanda yatırımcıların sair kaynaklardan elde edecekleri duyumlara itibar etmemelerini tavsiye etmekteyiz.

19 Temmuz 2011 Salı

THY kâr patlaması yapacak

Büyüme danışmanı Frost&Sullivan'ın raporuna göre, THY için bu yıl çok kârlı geçecek.
İştirakleri ile holding yapısına doğru gittiklerini ifade eden THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, "Stratejik konumdaki İstanbul'un potansiyelinin yüzde 50'sini kullanarak büyük başarılara imza attık." diye konuştu.Avrupa'nın en iyi havayolu seçilen Türk Hava Yolları'ndan (THY) bu yıl ciddi oranda kâr açıklaması bekleniyor. Büyüme danışmanlığı ve araştırma kuruluşlarından Frost&Sullivan analistlerinin Avrupa'nın önde gelen havayolu taşımacılığı kuruluşlarının küresel havacılık pazarında karşılaştıkları zorlukları inceleyerek hazırladığı rapora göre, THY kâr patlaması yaşayacak. İrlanda, İspanya, Portekiz, İtalya ve Yunanistan gibi ülkelerde yaşanan finansal krizler, Ortadoğu ülkelerinde yaşanan sosyal karışıklıklar ve petrol fiyatlarının yeniden yükselişe geçmesi gibi olumsuz faktörler, 'havada alarm zillerini çaldırıyor'. Ancak son 5 yılda yolcu trafiğini 2 katına çıkararak 29 milyona ulaşan THY, 2015 yılında bu rakamı ikiye katlamayı hedefliyor. Frost&Sullivan analistlerine göre, 2010 yılında THY'nin kâr oranı yüzde 50 azalsa da, şirketin bu sene kâr patlaması yaşaması bekleniyor. Bununla birlikte Ortadoğu'daki huzursuzluğun ardından THY'nin büyümesini sürdürmesi ve İstanbul'daki transit trafik üzerinde daha geniş operasyonlara yöneleceği tahmin ediliyor.

Raporda ayrıca, THY'nin gelecek stratejisi, ağını Güneydoğu Asya, Rusya ve Amerika'ya genişletmek üzere kurduğu belirtilerek, ancak başarıya ulaşmak konusunda THY'nin söz konusu yeni pazarlarda yerel havayolu şirketleriyle ortaklık kurması öneriliyor. THY'ye B787 ya da A350 gibi uzun mesafe uçaklar için sipariş vermesi de öneriliyor. THY, Pakistan Havayolları (PIA) ile ortaklık kurmaya çalışıyor. Böylece Pakistan Havayolları, THY'nin uzun mesafe ağını kurmasını Pakistan-ABD arasında sağlayabilir. Ayrıca THY, özellikle Bosna Havayolları'nın yüzde 49'unu devraldıktan sonra Balkanlar ve Güneydoğu Avrupa pazarında yatırımlar gerçekleştirmek için iyi bir finansal pozisyonda bulunuyor.

Süleymaniye'ye sefer koydu

THY, Bağdat, Erbil, Basra ve Necef'ten sonra Irak'ta 5'inci uçuş noktası olan Süleymaniye'ye ilk uçuşunu dün gerçekleştirdi. Seferler, İstanbul'dan Süleymaniye'ye TK806 ile, pazartesi, çarşamba, cuma ve pazar, TK807 ile Süleymaniye'den İstanbul'a pazartesi, salı, perşembe ve cumartesi günleri olmak üzere haftada 4 gün icra edilecek. THY'nin 144'üncü uluslararası uçuş noktası olan Süleymaniye'ye, 31 Ağustos 2011 tarihinden önce başlayacak seyahatlerde İstanbul'dan gidiş-dönüş tüm vergiler dâhil 305 Euro'dan başlayan ücretlerle seyahat edilebiliyor.

Galip Öztürk 'Hat'ı satın alıyor

Avrasya Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO) Hat Coğrafi Bilgi Sistemleri'nin çoğunluk hisselerinin alımı için protokol imzaladı.
Avrasya GYO'dan Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) yapılan açıklamada, Galip Öztürk, Hat, Turkmall Market Yatırım, Yorum İnşaat, Atilla Bingöl, Selahattin Aydın ve Harald Summerer arasında; Hat'ın hisselerinin yüzde 80'inin devralınması konusunda protokol imzalandığı bildirildib Açıklamaya göre Hat'ın yüzde 10'u Galip Öztürk'te geri kalan yüzde 10 hissesi ise Turkmall'da kalacak.

Telekom için hedef fiyat düşürüldü

İkinci çeyrek bilançosu beklentinin altında kalan Telekom için analistler hedef fiyat düşürdü.
HSBC Yatırım, ikinci çeyrek bilançosunu açıklayan Telekom hissesini analiz etti ve şu tavsiyelerde bulundu:

Türk Telekom 2Ç sonuçları beklentilerin altında kaldı. Şirket 2Ç'de 553 milyon TL olan Reuters piyasa beklentisi ve 669 milyon TL olan (kur farkı hariç) HSBC beklentisinin altında 506 milyon TL tutarında net kar açıkladı. FVAÖK rakamı da 1,190 milyon TL ile 1,266 milyon TL ve 1,264 milyon TL olan piyasa ve HSBC beklentilerinin altında kaldı. FVAÖK rakamı geçen yılın aynı dönemine göre %7 oranında yükseliş kaydederken net kar rakamı genellikle kur farkı zararları nedeniyle geçen yılın aynı döneminin %16 altında kaldı. Mobil abone sayısında geçen çeyreğe göre %3.5 oranında artış yaşanırken, ADSL abone sayısı ise sabit kaldı. Sonuçların beklentilerin altında kalması nedeniyle hissenin bugünkü işlemlerde zayıf kalabileceğini düşünüyouz. [TTKOM.IS; Mevcut Fiyat: 8.00 TL, Hedef Fiyat: 6.80 TL, Endeksin Altında Getiri]

ATAÇ İNŞAAT: Sermaye artırımı

Ataç İnşaat, 38 milyon lira olan sermayesini 100 milyon liraya çıkarma kararı aldı.
Şirket mevcut 100.000.000, ‐ TL tutarındaki kayıtlı sermaye tavanı içerisinde, 38.362.641, ‐ TL olan çıkarılmış sermayesinin 100.000.000, ‐ TL'ye yükseltilmesine karar verildiğini duyurdu.

Ataç hisseleri güne yüzde 4.70 primle başladı.

Soros nakite geçti

Soros'un Quantum Endowment fonu yüzde 75 nakite geçti.
Konuya yakın kaynakların verdiği bilgiye göre Soros Fund ManagementLLC'nin 25.5 milyar Dolar büyüklüğündeki Quantum Endowment fonunu yöneten Keith Anderson, hedge fonun bu yıl kayıplarının yüzde 6'ya ulaşması sonrasında Haziran ayı ortasında portföy yöneticilerinden alım-satımları durdurmalarını istedi. Bunun sonucu olarak Fon'un varlıklarını yüzde 75'inakite geçti ve daha iyi fırsatlar için beklemeye yöneldi.

Soros nakite geçti

Soros'un Quantum Endowment fonu yüzde 75 nakite geçti.
Konuya yakın kaynakların verdiği bilgiye göre Soros Fund ManagementLLC'nin 25.5 milyar Dolar büyüklüğündeki Quantum Endowment fonunu yöneten Keith Anderson, hedge fonun bu yıl kayıplarının yüzde 6'ya ulaşması sonrasında Haziran ayı ortasında portföy yöneticilerinden alım-satımları durdurmalarını istedi. Bunun sonucu olarak Fon'un varlıklarını yüzde 75'inakite geçti ve daha iyi fırsatlar için beklemeye yöneldi.

18 Temmuz 2011 Pazartesi

TUKAŞ: Adeta kumar oynuyorlar

Hisselerde o kadar sert hareketler yaşanıyor ki, borsa kulislerinde, "Kumar oynuyorlar" yorumu yapılıyor.
Tukaş hisselerinde son aşlarda oldukça sert hareketler yaşanıyor. 0.70 liradan 2.5 lira sevciyesine kadar fırlayan hisseler bir anda deyim yerindeyse çakıldı. Birkaç haftada 1.30 liraya kadar geriledi. Borsa kulislerinde, "Hissede adeta kumar oynanıyor" şeklinde yorumları yapılıyor. Bu sert hareketlerin sorumlusu olarak da Ankaralı bir spekülatör ve çevresindekiler gösteriliyor.

Saray Matbaacılık bir ayda yüzde 50 yükseldi

Yaklaşık bir ay önce halka açılan Saray Matbaacılık hisseleri 3.20 liradan 5.82 liraya yükseldi! Peki bu çıkışın nedeni ne?
Saray Matbaacılık hisseleri 16-17 Haziran’da İMKB Birincil Piyasası’nda satışa sunuldu. Hisseler için 2.90 – 3,20 TL fiyat aralığından değer biçildi. Ve Birincil Piyasa'dan satışa sunuldu. İMKB İkinci Ulusal Pazar'da da işleme açıldı. Hisseler işleme açıldığı günden bu yana aralıksız yükseliyor. Bugün birinci seansta tavan olan hisseler 5.82 TL'ye ulaştı. Yaklaşık bir ayda neredeyse yüzde 50 prim yaptı! Peki hisseler neden yükseliyor? Halka arzda şirkete ucuz bir değer mi biçildi? Yoksa birileri Birincil Piyasa'dan toplu bir alım mı yaptı? Ya da şirketin kamuoyundan gizlediği özel bir durum mu var? Bu soruların yanıtı yok! Ama, küçük yatırımcılar için risk oluşturan yükseliş sürüyor.

Fenerbahçe ligden atılacak mı?

TFF ve UEFA yetkilileri arasındaki kritik görüşme sona erdi.
Türkiye'yi sarsan futbolda şike iddialarına yönelik soruşturması kapsamında Türkiye Futbol Federasyonu', Cenevre'de UEFA yetkilileriyle bir toplantı yaptı.

TFF Başkanvekili Arıboğan, toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Arıboğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Planladığımız toplantıyı yaptık, başarılı bir toplantı oldu. UEFA gerçekten bu süreçte TFF'ye olan güvenini özellikle belirtti.

Bizim düşündüğümüz gibi, henüz resmi belgelerin elimize geçmemesinden dolayı, sürecin hızlanmadığının farkındalar. Belgeler ulaşır ulaşmaz, statü gereği, gereğinin yapacağımızdan eminler. Sürecin detaylarını aldılar. Süreci birlikte takip edeceğiz, işbirliğimiz aynı şekilde iki tarafı da mutlu eder şekilde devam edecek.

UEFA bizimle çok benzer düşünceleri içinde. Henüz belgeler bize gelmediği için, Türkiye'deki lig ve diğer konularda TFF'yi desteklemenin dışında birşey yapmıyorlar. Bizim konumuz olduğunu düşünüyorlar. UEFA'nın kendi organizasyonları için sürecin akması gerektiğini düşünüyorlar.

Belgelerin savcılıktan bu hafta yavaş yavaş bize ulaşmasını bekliyoruz.

Fener hisselerinde düşüş sürüyor

Fenerbahçe Sportif hisseleri haftaya düşüşle başladı. Önceki kapanışa göre hisselerdeki değer kaybı yüzde 8,84 oldu.
İki hafta önce başlayan futbolda şike operasyonu, hisseleri İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) işlem gören spor kulüplerini etkilemeye devam ediyor.

Geçen haftayı 53,75 liradan kapatan Fenerbahçe hisseleri şu dakikalarda önceki kapanışa göre yüzde 8,84 oranında gerileyerek 49,00 liraya düştü.

Beşiktaş hisseleri de Cuma gününe göre yüzde 3,22 oranında kayıpla 9,32 liradan 9,02 liraya geriledi.

Galatasaray hisselerinde önceki kapanışa göre bir değişim gözlenmezken, 4 kulüpten sadece Trabzonspor hisseleri haftaya yükselişle başladı.

Trabzonspor hisseleri Cuma günkü kapanışa göre yüzde 4,30 oranında yükselerek 18,60 liradan 19,40 liraya çıktı.

Emlak Konut GYO güvence verdi

Emlak Konut GYO, eski adıyla ‘Ispartakule’, yeni adıyla ‘1İstanbul’ projesiyle ilgili olarak güvence verdi.
Daha önce mahkemelik olan Tulip Turkuaz projesinin yerine hayata geçirilecek olan ‘1İstanbul’ projesi planlandığı gibi eylülde satışa çıkacak.

Yeni adına ilk kez Milliyet’in ulaştığı ‘İstanbul’da inşaat tüm hızıyla devam ederken, satış ofisi de hazırlanıyor. Daha önce Emlak Konut GYO’nun Ispartakule’deki arsasına Tulip Gayrimenkul tarafından başlanan Tulip Turkuaz’ın inşaatında yaşanan gecikme nedeniyle sözleşme Emlak Konut GYO tarafından feshedilmişti. Mahkemenin aldığı son kararla Tulip Gayrimenkul’ün Emlak Konut’a açtığı dava reddedilmişti. Dairelerdeki şerh kaldırılırken, yeni ihaleyle devam eden projenin adı da +34 Batı Yakası olarak değişmişti.

Tulip, yeni bir iddiada bulunarak, parsellere tapuda yeniden şerh konulması kararının bulunduğunu belirterek, mahkemenin verdiği kararı temyize gideceklerini belirtti. Daha sonra projenin adı da ‘1İstanbul’ olarak değiştirildi. Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, Tulip Gayrimenkul’ün açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını söyledi. Tulip’in açtığı davanın reddedildiğini ve konulan şerhin kaldırılmasına karar verildiğini anımsatan Kurum, bu kararın temyizden bozulup geri dönmesinin mümkün olmadığını belirterek, şunları söyledi: “Davalıdır şerhi, Türk Medeni Kanunu’na göre konutların yapımına, satışına ya da devrine mani değildir. Mevcut davalar, +34 Batı Yakası adıyla bilinen ama ‘1İstanbul ’ adıyla satışa çıkacak projeden ev alacakların hukuki durumunu değiştirmeyecek.”

Kurum, 1İstanbul projesinin Emlak Konut GYO güvencesinde olduğunun altını çizdi. Emlak Konut, 3 Ağustos 2006’da Tulip Gayrimenkul ile sözleşme yaptı.Sözleşmeye göre, projenin 900 günde, yani 2 Şubat 2009’da tamamlanması gerekiyordu. Emlak Konut’un açıklamalarına göre, söz konusu tarihte proje tamamlanamadığından 471 günlük ek süre daha verildi. Gelişme olmayınca 18 Mayıs 2010 itibariyle 1.188 konutluk Tulip Turkuaz ve 478 rezidans olarak tasarlanan Tulip Towers isimli projelerin sözleşmesi feshedildi.

AKMERKEZ: Sermaye artırımı

Akmetkez GMYO, yüzde 172 oranında sermaye artırımı gerçekleştiriyor. % 172 Bedelsiz. Bölünme sonrası A.O.F: 27,58 TL

17 Temmuz 2011 Pazar

Geçen hafta hangi yatırım aracı ne kazandırdı?

Geçtiğimiz hafta ABD doları TL karşısında değerlendi, altının satış fiyatı artarken yatırım fonları da yüzde 0,01 değer kazandı.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem gören hisse senetleri geçen hafta ortalama yüzde 1,51 oranında değer yitirdi.

Geçen hafta, ABD'de Amerikan Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke'nin açıklamaları, AB borç krizinin derinleşmesinin yarattığı belirsizlik ortamı ve Çin'e ilişkin veriler gündemdeki ana konuları oluşturdu. Avrupa Bankacılık Otoritesi (EBA) tarafından açıklanan stres testi sonuçlarının piyasalar üzerindeki etkileri ise önümüzdeki hafta izlenecek.

Piyasalarda hafta genelinde, Yunanistan sorununa ilişkin henüz net bir çözümün sağlanamaması, Moody's'in İrlanda'nın kredi notunu bir kademe aşağı çekerek Ba1 ile yatırım yapılabilir seviyenin altına düşürmesi ve borç krizinin İtalya'ya da sıçrayacağına ilişkin endişelerle dalgalı bir seyir hakim oldu. Moody's bir önceki hafta da Portekiz'in notunu dört kademe indirerek Ba2 ile yatırım yapılabilir seviyenin altına düşürmüştü.

ABD'de ise Bernanke'nin açıklamaları yakından izlendi. Bernanke, ekonomide görülen zayıflamanın beklenenden daha sürekli olması ve deflasyon riskinin yeniden belirmesi halinde yeni bir parasal genişlemeye gidilebileceğini ancak kısa vadede bunun olmayacağını vurguladı.

Avrupa'ya ilişkin belirsizlikler güvenli liman olarak algılanan altına olan talebi artırdı ve yeni rekorlar kırıldı ve altının ons fiyatı 1.594,45 doları gördü. Altında ons kapanışı 1.593,10'dan gerçekleşirken, altının yılbaşından bu yana gösterdiği artış yüzde 12,08 oldu.

Diğer bir güvenli liman olan İsviçre frangı da dolar karşısında değer kazanmaya devam etti ve tarihinin en düşük seviyesine (0,8083) geldikten sonra 0,8156'dan kapanış yaptı. Hafta başında borç krizine ilişkin endişelerin derinleşmesiyle 1,3838 seviyesine kadar gerileyen euro/dolar paritesi ise FED'in açıklamalarının etkisiyle 1,4282'yi gördükten sonra 1,4150'den kapandı. Brent petrolün varil fiyatı ise haftalık bazda yüzde 0,55'lik bir düşüşle 117,60 dolardan kapanış yaptı.

Türkiye'de ise cari işlemler açığı Mayıs'ta 7,8 milyar dolar olurken, 12 aylık kümülatif cari açık rakamı 68,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. İşsizlik verisi mevsimsel faktörlerin etkisiyle nisan ayıda gerilemekle birlikte, bu etkilerden arındırılmış oran ise yüzde 9,9'dan yüzde 10'a yükseldi. Verideki seyir istihdam koşullarındaki iyileşmenin devam ettiğini göstermekte.

İç piyasada olumlu gelişmelerden birisi de gösterge tahvil faizindeki düşüş oldu. Gösterge tahvildeki bileşik faiz yüzde 8,87'ye kadar geriledi ve bu seviyelerden haftayı tamamladı.

İMKB, haftaya yüzde 1,08'lik kayıpla başladı. Salı günü de ortalama yüzde 0,35 düşen endeks çarşamba günü ortalama yüzde 0,91'lik artışla biraz toparlandı. Perşembe günü ortalama yüzde 0,82'lik, cuma günü de ortalama yüzde 0,08'lik kayıplarla hafta tamamlandı.

-GELECEK HAFTA-

İMKB'de geçen hafta gerçekleşen satışlarla kısa vadeli yükseliş trendi kırılırken, teknik göstergelerde de bozulmalar belirginleşmeye başladı.

Haftalık işlemlerde 62.500 kısa vadeli destek seviyelerinin izlenebileceğini savunan uzmanlar, bu seviyenin altında yaşanacak kapanışlarda geri çekilme hareketinin hız kazanacağı tahmininde bulunuyor. Olası geri çekilmelerde 61.800 ve 61.100'ün ara destekler olacağını belirten uzmanlar, 62.500'ün üzerinde kalınması halinde ise 64.500'ün direnç seviyesi olarak izleneceğini ifade ediyor.

-ÖZETLE PİYASALAR-

İMKB Tahvil ve Bono Piyasasındaki oranlarda düşüş eğilimi ağır bastı. Türk Lirası karşısında haftalık bazda dolar artarken euro geriledi. Altın fiyatları haftayı yüzde 4'ün üstünde artışla kapattı. Mevduat faizlerinin ortalamalarında herhangi bir değişim olmadı.

Hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 1,51 oranında değer yitirdi. 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı yüzde 4,34, Cumhuriyet altınının satış fiyatı yüzde 4,06 arttı. Yatırım fonlarının seyrini izleyen A.A Fon Endeksi geçen hafta sadece yüzde 0,01 oranında artış gösterdi. Önceki hafta sonundaki oranlara göre, 1 aylık mevduat faizinin haftalık net getirisi yüzde 0,12, haftalık reponun net getirisi yüzde 0,05 olarak gerçekleşti.

-KAZANANLAR VE KAYBEDENLER-

Borsada geçen hafta işlem gören 365 hisse senedinden 91'i değer kazanırken, 253 hisse senedi değer yitirdi, 21 hissenin değeri değişmedi.

Geçen hafta en yüksek oranlı artış, yüzde 21,26 ile Esem Spor Giyim hisselerinde oldu. Yüzde 21,05 oranındaki artışla Cosmos Yatırımı Ortaklığı hisseleri ikinci ve yüzde 16,34'lük artışla da Fenerbahçe Sportif hisseleri üçüncü olarak sıralandı.

En yüksek oranlı gerileme ise yüzde 13,20'lik düşüşle Yaprak Süt hisselerinde oldu. Trabzonspor Sportif hisseleri yüzde 11,43'lük düşüşle ikinci, Burçelik hisseleri yüzde 10,37'lik düşüşle üçüncü sırada yer aldı.

-DÖVİZ-

Geçen hafta Türk Lirası karşısında euro dışındaki tüm döviz türleri yükseldi. İstanbul serbest piyasada önceki hafta sonuna göre ABD Dolarının Türk Lirası satış fiyatı 0,0230 lira ve yüzde 1,41 artışla 1,6500 liraya çıkarken, euronun satış fiyatı 0,0010 lira ve yüzde 0,04 düşüşle 2,3310 liraya indi.

İngiliz Sterlinin satış fiyatı 0,0550 lira ve yüzde 2,10 artışla 2,6750 liraya ve İsviçre Frangının satış fiyatı 0,0850 lira ve yüzde 4,38 artışla 2,0250 liraya yükseldi.

-ALTIN-

Haftalık bazda, Kapalıçarşı'da alınıp satılan 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı yüzde 4,34, Cumhuriyet altınının satış fiyatı yüzde 4,06 arttı.

Cuma günü kapanış itibariyle külçe altının gram satış fiyatı 84,15 lira, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da 564,00 lira oldu.

İstanbul Altın Borsası'nda (İAB) 24 ayar altının gram fiyatı da yüzde 4,32 artarak 84,000 liraya çıktı.

-YATIRIM FONLARI-

Yatırım fonlarına katılma belgeleri önceki hafta sonuna göre ortalama yüzde 0,01 oranında değer kazandı.

Yatırım fonlarının fiyat seyrini izleyen A.A Bileşik Fon Endeksi geçen hafta boyunca 110 puan artarak 1.060.114 puandan 1.060.224 puana yükseldi.

Geçen haftanın en çok değer kazanan katılma belgeleri, yüzde 4,67'lik artışla Vakıf B Tipi Altın Fonu, yüzde 4,65'lik artışla Denizbank B Tipi Altın Fonu ve yüzde 4,64'lük artışla TEB B Tipi Altın Fonu olarak sıralandılar.

Haftanın en çok değer yitiren üç katılma belgesi ise yüzde 3,57'lik düşüşle Global B Tipi Değişken Fon, yüzde 3,06'lık düşüşle Akbank Franklin Templeton B.R.I.C Ülkeleri B Tipi Yabancı Menkul Kıymetler Fonu ve yüzde 2,71'lik düşüşle Kare Yatırım A Tipi Değişken Fon oldular.

-TAHVİL-BONO-FAİZ-REPO-

İMKB Tahvil ve Bono Piyasasında oluşan ağırlıklı ortalamalar üzerinden yapılan hesaplamalara göre, çeşitli vadelerdeki kağıtların haftalık net getirileri yüzde 0,14 ile yüzde 0,17 arasında oldu.

Geçen hafta, mevduat faizlerinin ortalamalarında herhangi bir değişim olmadı. Önde gelen ve değerlendirmeye alınan 10 kamu ve özel bankanın faiz oranlarının ortalamaları üzerinden yapılan hesaplamalara göre, bir önceki hafta sonu geçerli olan oranlar itibariyle 1 ay vadeli mevduat faizinin haftalık net getirisi yüzde 0,12'yi buldu.

Önceki hafta sonunda İMKB Repo Ters Repo Pazarı'nda ağırlıklı ortalama faizi yüzde 3,2 dolayında bulunan haftalık reponun net getirisi ise yüzde 0,05 olarak gerçekleşti.

SPK: Risklere karşı tedbirli olmalı

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray, Türkiye ekonomisinin sağlam durumda olduğunu belirterek, “Ama olası, akla gelmedik risklere karşı tedbirli olmak lazım” dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Ekonomi, Enerji ve Tarımdan Sorumlu Müsteşarı Robert Hormats, ABD’nin İstanbul Başkonsolosu Scott Kilner ile birlikte SPK Başkanı Vedat Akgiray’ı kurulun İstanbul ofisinde ziyaret etti.
Toplantıda finans sektörü ve sermaye piyasaları ağırlıklı olarak dünya, ABD ve Türkiye’den bahsettiklerini, Türk-Amerika ilişkilerine değindiklerini belirten Akgiray, “Nasıl işbirliği yapacağız? Dünyadaki gidişat nereye doğru, finansal piyasaların değişimi, yeni regülasyonlar konularını ele aldık. İşbirliğimizin daha operasyonel ve detaylı şekilde artmasını istedik” dedi.

SEC ile anlaşma
SPK olarak önümüzdeki hafta ABD’ye bir ziyaret gerçekleştireceklerini bildiren Akgiray, ziyaret kapsamında ABD Sermaye Piyasası Kurulu (SEC) ile ikili işbirliği anlaşması imzalayacaklarını kaydetti. Akgiray anlaşma hakkında şu bilgileri verdi:
“Birincisi ortak eğitim, seminer ve bilgilendirme faaliyetleri yapmak. İkincisi, krizden sonra uluslararası teşkilatlarda dünyadaki düzenleme, denetim yapısı tartışılıyor, şekilleniyor. Anlaşma bölgemizde ağırlıklı olmak üzere yeni şekillenen yapıda işbirliği yapma niyetini içeriyor. Üçüncüsü de kurumlar arasında bilgi paylaşımı.”
SEC’in bu anlaşmayı AB, Çin, Japonya, Hindistan ve Güney Kore ile yaptığını, şimdi de Türkiye ile imzalayacağını belirten Akgiray, “Bu da Türkiye’ye verilen önemi gösteriyor” dedi.

Mataş halka açılak, gelirini ofset makinalarına yatıracak

Ofset baskı alanında üretim ve satış gerçekleştiren Mataş Matbaacılık, sermayesinin yüzde 37.5’ini halka açacak. Şirket, halka arzdan elde edeceği gelir ile web ofset makinaları alımı gerçekleştirilerek üretim kapasitesinin 6 kat büyütmeyi hedefleniyor.
10 milyon lira gelir
Mataş Matbaacılık Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kavak, 3 milyon TL’lik nominal hisse senedinin halka arzı için Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) izin aldıklarını belirti. Halka arzdan 10 milyon TL gelir beklediklerini de kaydeden Ahmet Kavak, buradan elde edecekleri geliri şirketin büyümesinin finansmanında ve planlanan yatırımların gerçekleştirilmesinde kullanacaklarını açıkladı.
İstihdam yaratacak
Kavak şunları söyledi: “Halka arzdan elde edeceğimiz gelir ile web ofset makineleri yatırımı yapacağız. Bu yatırım ile birlikte de üretim kapasitemiz 6 kat artmış olacak” dedi. Yeni yatırım ile birlikte istihdam sayısını da 70’ten 120’ye çıkaracaklarını açıklayan Ahmet Kavak, “Türkiye’de matbaacılık sektöründe ihracat çok az. Biz üretim kapasitemizi 6 kat artırarak, Doğu Avrupa ülkelerine yöneleceğiz. Özellikle Romanya ve Çek Cumhuriyeti olmak üzere farklı ülkelere ihracata başlayacağız. Özellikle bu üç ülkeden teklif almaya başladık. Çevre ülkelere ihracatımızı da artıracağız.”

Sermayenin yüzde 37.5’u arz edilecek

* Halka arz sermaye artırım yöntemi ile gerçekleştirilecek
* şirketin sermayesi 5 milyon TL’den 8 milyon TL’ye çıkarılacak
* Artırılan 3 milyon TL’lik hisse halka arz edilecek
* Şirketin yüzde 37.5’i halka açılacak

Tekstil devi (Park Bravo) ihtiyaçtan satılık!

Kamil Özçoban, 41 yıllık Park Bravo’nun tamamını alacak bir ‘kahraman’ arıyor.
Bu başlığı yanlış anlamayın. Özçoban’ın kararının ardında ‘para’ değil, ‘özgürlük’ ihtiyacı var. Park Bravo'nun kurucusu Kamil Özçoban, kızı Zeynep ve Aslı ile birlikte bir grup profesyonele devredip, kendisini daha geride tutmaya çalıştığı şirkette pek çok yeniliği denerken bir taraftan da “Bu işin sonu ne olacak?”diye soruyor kendine. Öyle ya artık Türkiye'ye gelmeyen marka kalmadı, rekabet arttı, kârlılıklar düştü. Diyor ki Özçoban: “Artık tüketicinin bir malı alması için ya ilk görüşte vurulması gerek ya da
çok ucuz olması. Baksanıza fast fashion markalara, almayanı dövüyorlar. Biz bu ikisinin arasında bir yerde kalamayız, artık Park Bravo'nun klasik mağazalarını açmak
niyetinde değiliz, outlet konseptiyle yürüyeceğiz”


Türk markalarının hızlı bir yabancı ortaklık devrine girdiğini görüyoruz. Fonlar Türkiye'de marka peşinde koşuyor. Sizin kapınızı da çalıyorlardır...
Bize de 15 yıldır filan her yıl 3-5 teklif geliyor fonlardan. Onların işi para koyup üç yıl sonra borsaya açılmak. Ben de diyorum ki benim parçalı bir satışa niyetim yok. Şirketin öyle bir para girişine de ihtiyacı yok. Ama sen dersen ki yüzde 100'ünü alacağım, gel o zaman konuşalım diyorum. Ama daha tamamını almak için konuştuğumuz biri olmadı. Bu işlerde bir finansman ortaklığı bir de stratejik ortaklık var. Ve benim için yaptığım iş öyle değerli ki, benim istediğim fiyatı verecek bir
kahraman olduğunu sanmıyorum.


20 YILIM BU ŞİRKETTE GEÇTİ
Peki tamamını satma fikri niçin var kafanızda? Başka bir iş mi yapacaksınız?
Şimdi aile şirketlerinde kurucusu başarılıysa işi büyütüyor, ikinci nesil de devam ediyor büyütmeye. Ama üçüncü neslin götürdüğü bir işin örneği az. Bizim üçüncü kuşaktaki bebeler paranın kiraz gibi ağaçta yetiştiğini zannediyor. Bir de bu işin maneviyatı
var, kendi doğurduğun çocuk bu. Nasıl kıyarsın? Ama benim kızlarım gençliklerinin tadını çıkaramadılar, onlara kötülük yapmışım ben. Hayatları uçakta geçti.
İstiyorum ki bari onların çocukları hayatlarının keyfini çıkarsın.

Zeynep Özçoban: Onları hiçbir şeye empoze etmeyiz, kendileri istiyorsa tabii ki çalışabilirler burada. Ama bir gün bile gelip 'Ben sizin yüzünüzden bu işi devam ettiriyorum' demesin hiçbiri. Ben 18 yaşımdan beri bu şirketteyim, her kademede çalıştım. Ama bir gün bile demedim bunu. Evet çocuklarımı büyütürken çok seyahat ettim. Kızım büyürken de hamileliğimde de seyahat etmeye devam ettim. O zaman tasarım ve üretim departmanlarının başındaydım. Mecburdum bizzat gitmeye, şimdi ihtiyaç duyulduğu anda devreye giriyorum. Ama eskisi gibi çok seyahat etmiyorum, kadro kalabalıklaştı. Dört yıl önce daha kurumsal bir yapıya geçme kararı aldık, işi profesyonellere devrettik. Ama bu şirkette 20 yılım geçti.

K.Ö: Eskiden tencerede pişirip kapağında yiyorduk. Kendimiz çalışmamız lazımdı, bütçe dardı. Türkiye globalleşince anladık ki aile mensupları hiçbiri bizzat bir sorumluluğun altına girmeyecek, profesyoneller işi yapacak ama her grubun rapor vereceği bir yönetim kurulu üyesi olacak. 4-5 yıl önce çok kaliteli 17 kişi katıldı ekibe. Üretimin yüzde 60'ı dışarıya kaydı.

Babam hiç dayatmadı ben seçtim
Kamil Özçoban’ın “Kızlarım gençliklerini çalışarak geçirdi, bari torunlar rahat etsin” yorumuna kızı Zeynep’ten gelen karşılık, bir babayı rahatlatacak cinsten: Ben 18 yaşımdan beri şirketteyim, kimse bir şey dayatmadı. Bir gün olsun şikâyet etmedim. Ama çocuklarım bunu tercih eder mi, yoksa bambaşka yollara mı sapar bilmiyorum. Zaten biz artık bir aile şirketi değiliz, profesyoneller yönetiyor.

Baba, baba diye dolaşamam
Kamil Özçoban, büyük kızı Zeynep için “Bizim yokluk zamanlarımızı gördü, küçüğü Aslı 8 yıl sonra doğdu, o prenses gibi büyüdü” diyor. Torunlarına yakın olmak için aynı sitede oturmayı tercih eden Özçoban kızı Zeynep ile çok çatışıyor, ama sonunda uzlaşılıyor. Zeynep Özçoban, etrafta çalışanlar yokken bile eğer şirkettelerse babasına “Kamil Bey” diye hitap etmesini, “Öyle ortada baba, baba diye dolaşamam ki” diye açıklıyor.

Türkiye’ye ait obje bulmak için elimde valizle dolaşıyorum
Park Bravo Group mağazalarının 8 tanesi outlet konseptinde. Artık içinde hazır
giyimden çok, Türkiye’nin yerel özelliklerini taşıyan objeler var. Zeynep Özçoban bu işe gönül vermiş, Türkiye’yi il il, ilçe ilçe dolaşıyor. Midyat'tan getirdiği poşular örneğin, çok ilgi görmüş. Geçen yıl elinde çek çekli valizle Bodrum’un pazarlarını dolaşıp yazmalar toplamış. “Türkiyeye ait bir şeyler olsun istedim. İnsanların istedikleri zaman Kapalıçarşı'ya gitme imkânı yok” diyor konseptini tanımlarken. Bakır cezveler var, kına gecesi malzemeleri, poşular, yastıklar, daha neler var neler yeni mağaza konseptinde. Hele hele Bodrum’da Le Kabbak firmasına ürettirdikeri. Kaynana kaçıran, çocuk doğurtan, kocayı eve bağlayan temalarıyla üretilmiş objeler. Esprili bir hediye vermek isteyenler, bunları üçer beşer alıyor. Grup, bu tür ürünleri bulup mağazaya taşımak için ayrı bir ekip kurmuş. Sahaflardan alınmış eski kitaplar bile dekoratif malzeme olmuş. Zeynep Özçoban, “İnsanları gülümseten her ürün burada
kendine yer buluyor” diyor.


Bugünkü fiyatlarla almayanı dövüyorlar
Kamil Özçoban 4 yıl önce aldıkları yeniden yapılanma kararını şöyle anlatıyor: “Park Bravo'yu analiz ettik. Rasyonel düşününce geleceğini konuştuk. Biz ne İstinyePark'ın açık kısmındaki dünya markası, ne de fast fashion markasıyız. Arada bir şey. Ama uluslararası rekabet öyle boyutta ki bizim markayı yeni bir şekle sokmamız lazım. Niye alsın benim ürünümü? Bir sebep olması lazım. Ya görünce bayılacak, ya da almayanı döverler fiyatında olacak. Bunun için adedimizin çok yüksek olması lazım.
O siparişleri de kabul eden tesisler dünyada belli. 10 bin 100 bin taneden aşağı sipariş veremiyorsun. Onun için dedik ki Park Bravo açma konusunda nazlı olalım, onun yerine outlet'leri yaygınlaştıralım. Bir model seçtik, insanı güldürmek lazım.

Borsaya gelin!

SPK Başkanı: Borç parayla büyüme olmaz borsaya girin.
SPK Başkanı Akgiray KOBİ'lere banka kredisi yerine halka açılarak finansman yaratmak suretiyle büyümelerini önerirken, yatırımcılara da KOBİ hisselerine yatırım yapmanın yüksek kazanç getirdiğini söyledi.

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray, Küçük ve Orta Boy İşletmelerin (KOBİ) banka kredisi yerine halka açılarak finansman temin etmesi gerektiğini belirterek, "Borçla yatırım yapmak yanlış, riskli; insanı batırır" dedi.
Vedat Akgiray, KOBİ'lerin halka açılması konusunda düzenlenen bilgilendirme toplantısında, gelişmiş ülkelerin sermaye piyasaları sayesinde ekonomi devi haline geldiğini söyledi. KOBİ'ler için altınları bozdurarak büyüme kültürünün yanlış olduğunu belirten Akgiray, borca dayalı büyüme modelinin de artık ortadan kalktığını, çünkü bankaların en
ufak bir krizde parayı geri istediklerini, o dönemde ise şirketlerin de paraya şiddetli bir şekilde ihtiyaç duyduklarını vurguladı. Akgiray şöyle konuştu:
"Başkasının parasıyla büyüme olmuyor. En ufak krizde parasını geri ister, o zaman benim de paraya en fazla ihtiyacım olur. Borçla yatırım yapmak yanlış, riskli, insanı batırır. Akıllı finansman, halka açılarak ortak bulma yoluyla kaynak temin etmektir. Bu kaynağın vadesi yok, faizi yok; parayı geri isteyemez, çünkü o da ortaktır. Hiçbir finansal riski yok."

"İMKB HİZAYA GELDİ"
Halka açılmanın KOBİ'ler için geçmişte büyük maliyetler getirdiğini, İMKB'nin de işlem görme konusunda zorluklar çıkardığını anımsatan Akgiray, espri yaparak "Artık İMKB hizaya geldi. Hep büyük firmaları istiyorlardı, şimdi küçüklere de kapılarını açtılar" diye konuştu.

"YARIN ZENGİN OLACAĞIM DEMEYEN HER ZAMAN KAZANIR"
Yatırımcılara da seslenen Akgiray sözlerini şöyle sürdürdü:
"KOBİ'lerin, ‘halka açılma da nereden çıktı' dememesi lazım. Tembelliğe girmeyin, hayalini kurun. Bugün 3-5 milyon dolarlık firma on yıl sonra milyar dolarlık firma olur. Bu tür hızlı büyüme potansiyeli olan küçük firmalara erken yatırım yapanlar da çok para kazanıyor. On KOBİ'ye yatırım yaptınız diyelim, bunlardan 1'i süper yıldız, 7'si normal, 2'si batsa bile oraya yatırım yapan zengin olur. 50 milyon dolarlık şirketler bugün 5 milyar dolara geldi. Borsaya hemen yarın zengin olacağım mantığıyla bakmayanlar her zaman kazanır. Servet edinmenin tek yolu sermaye piyasalarıdır. Bu rakamlara, başka hiçbir yatırım aracıyla ulaşamazsınız. "

Doğusan Boru'yu spekülatör mü aldı?

Yıllardır satışı gerçekleştirilemeyen Doğusan Boru geçtiğimiz günlerde resmen satıldı. Peki kim aldı?
Doğusan Boru Sanayii ve Ticaret A. Ş'nin yüzde 56, 09 oranındaki idare hissesinin özelleştirilmesine en yüksek teklifi, 7 milyon 260 bin Dolar ile Yücel Grup Kuyumculuk İnşaat Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi verdi. İhalenin nihai pazarlık görüşmelerine 6 firma katıldı ama kazanan Yücel Grup Kuyumculuk İnşaat Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi oldu.

Peki bu şirket kime ait? Borsa kulislerinde herkes bu sorunun yanıtını arıyor. Bize ulaşan iddalara öre son günlerde ismi borsa kulislerinde duyulan Ankarlı Çetin isimli oyuncunun Doğusan'ı satan alan şirketle bağlantısı varmış.

Yıllar önce de şirketi ünlü spekülatör Halil Güvener satın almıştı. Daha doğrusu borsdahn çoğunluk hisselerini toplayarak Söktaş'ta olduğu gibi şirketi ele geçirmek istemişti, ancak dönemin Erzincan Valisi rahmetli Recep Yazıcıoğlu, "Bu şirket spekülatörlere satılamaz" diye karşı çıkarak satışı onaylamamıştı. Bakalım bu sefer onaylanacak mı?

Piyasalarda ABD ve İtalya endişesi

Sıcak yaz günlerinin, etkisini iyice gösterdiği şu günlerde dünya piyasaları buna ayak uydurmuşçasına gergin ve sıkıcı bir seyir izlemeye devam ediyor.
Yunanistan'daki borç krizinin artık Portekiz ve İtalya'ya sıçrama ihtimalinin an meselesi olduğu şu günlerde ABD'nin 2 Ağustos'a kadar çözmek zorunda olduğu 14,3 trilyon dolarlık borçlanma tavanı limiti sorunu için zaman daralıyor. Hafta içinde yapılan görüşmelerde FED Başkanı Ben Bernanke ve Hazine Bakanı Timothy Geithner bu konuda kongre üyelerini şimdilik ikna edememiş gözüküyor. Moody's ve Standard&Poor's gibi kredi derecelendirme kuruluşları bu konuda şimdiden ABD'ye baskı yapmaya başladılar. İki kuruluş ABD'yi negatif izlemeye alırken Kongre'yi biraz da sıkıştırma maksadı gütmüş gözüküyorlar. 2 Ağustos'a kadar ABD borçlanma tavanı yükseltilmezse ABD emekli maaşlarını ödeyememe riski ile karşı karşıya kalabilir. Bernanke'ye göre zaten kırılgan bir şekilde toparlanan ekonomi raydan çıkarak büyük bir felaket ile krize girebilir. Sonuç olarak ABD'nin kredi notu düşer ve dünya yeni bir felaket ile yüzleşmek zorunda kalabilir. Ancak buna müsaade edileceğini sanmıyorum. Muhtemelen piyasalar 3 Ağustos'a kadar bu gerginlikle hareket etse de sorunun kongre tarafından bir şekilde çözüleceği en kuvvetli ihtimal. Fitch başta olmak üzere diğer kredi derecelendirme kuruluşları sorunun zamanında çözüme kavuşacağını tahmin ediyor.

Bununla beraber Batı'nın büyümede oldukça yavaş kalması ve borçluluk sorunlarının günden güne artarak devam etmesi orta ve uzun vadede finansal piyasalar açısından risk oluşturmaya devam edebilir. Avrupa geçen hafta yine derecelendirme kuruluşlarının not indirimleri ile sarsılırken 90 bankaya uygulanan stres testlerinden 8 banka başarısız oldu. İspanya'nın 5, Yunanistan'ın 2 ve Avusturya'nın 1 bankasının olası krizlerde dayanıksız olduğu anlaşıldı. Tüm bu gelişmelere baktığımızda finansal piyasaların risk altında olduğu bir ortamda Türkiye ekonomisi ve piyasalarının daha dinamik ve olumlu bir seyir izlemeye çalıştığını görüyoruz. Ancak durumun daha da kötü hal alması halinde hafta içerisinde Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın dile getirdiği gibi Türkiye'nin de durumdan etkilenmemesi mümkün değil. Zira Türkiye'nin en önemli ticari ortağı olan Avrupa'daki kemer sıkma politikaları daha şimdiden ihracatımıza etki etmeye başladı.

Finansal piyasaların tamam mı devam mı noktasına oldukça yaklaştığı bir süreçten geçiyoruz. Zira ABD merkez bankasının üçüncü niceliksel gevşemeye geçmesi durumunda borsalar muhtemelen yükselişe başlayabilirler. Aksi durumda kredi derecelendirme kuruluşlarının veriler kötüyken baskıları ve sıkılaştırma ciddi kayıplara yol açabilir. Borsamıza döndüğümüz zaman 59-64 bin puan aralığında dalgalanan İMKB endeksinin bu bantta daha uzun süre hareket etmesi söz konusu olmayabilir. Endeks yeni bir yön tayin etmek zorunda kalabilir. Türkiye'nin ekonomik verileri cari açık sorunu hariç olumlu bir görünüm arz ederken, seçimler öncesi Türkiye ve piyasalarına negatif bir bakış açısı ile bakan kuruluşlar olumlu mesajlar verebiliyorlar. Bunun son örneği seçimler öncesi Türkiye borsasında tavsiyesini under-weight (ağırlığını azalt) seviyesine çeken ABD'nin önde gelen yatırım bankası JP Morgan önce 28 Haziran'da durumu düzelterek tavsiyesini nötre çekmişti. Önceki gün de piyasa tavsiyesini market -weight (alım yapılabilir, uygun pazara) seviyesine yükseltti. Haziran ayında beklentilerin altında gelen enflasyon verisinin ardından nisan ayında tek haneli seviyelere gerileyen işsizlik oranı piyasalara moral verirken dış gelişmelerin etkisiyle piyasalarımızın baskı altında kalması normal karşılanmalıdır.

İMKB endeksini teknik olarak incelediğimizde göstergelerin aşağı dönmek üzere olduğunu ama henüz sat sinyali vermediğini görüyoruz. 61 bin 800 puan aşağı kırılırsa endeksin 60 bine doğru geri çekilme ihtimali yüksek gözüküyor. İbrenin yukarı dönmesi halinde 63 bin 500-64 bin 500 puan seviyelerinin yukarı kırılması önem kazanacak. 2009 yılı Mart ayından 2010 Kasım'a kadar tüm borsalar içinde en olumlu performans gösteren İMKB 6 aydır adeta yerinde sayıyor denilebilir. Önümüzdeki haftalar önemli kırılmalara yol açmaz ise ağustos ayı içinde gelecek bilançolar hisse bazında da olsa hareketlenmelere yol açabilir. Otomotiv, inşaat, demir-çelik, gübre şirketleri başta olmak üzere kâr artışları veya zarardan kâra geçişler görülebilir. Bankaların ise geçen yıla göre kâr düşüşleri ilk altı ayda da devam edecek gibi görünüyor.

Sonuç olarak ABD ve Avrupa'yı yeniden etkisi altına alacak gibi görünen 2008 krizinin bir başka senaryoları finansal piyasaları ürkütmeye devam ederken, bu ihtimali ortadan kaldırmak için yeni bir gevşeme programı beklentileri piyasaları yakından ilgilendiriyor. İMKB ne yukarı ne aşağı yönde henüz sert hareketlerden kaçınırken yön bulmakta zorlanmaya bir süre daha devam edeceğe benziyor. Perşembe günü merkez bankasının alacağı faiz kararı piyasalar tarafından dikkatle takip edilecektir.

Altın, bir yılda yüzde 47 yükseldi

Onstaki hızlı yükseliş, doların TL karşısında güç kazanmasıyla birleşince altının gram fiyatı son 15 günde yüzde 10'a yakın bir yükselişle 84 lirayı aştı. Temmuz ayı başında 77 lira olan altının gramı bir yıl önce 57 lira seviyesindeydi. Böylelikle altın, lira karşısında son bir yılda yüzde 47 yükselerek bir rekor kırdı. Altın fiyatlarının yükselişinde Hindistan ve Çin'in fizikî taleplerindeki artışı etkili oldu. Dünya Altın Konseyi raporlarında daha önce bu durumu açıklayarak altına fizikî talebin devam edeceğini vurgulamıştı. Altının onsuna yönelik nisan ayındaki tahminimiz fiyatlar 1400 dolar civarındayken 1600 doları bulacağı yönündeydi. Peki son durumda 1600 dolara iyice yaklaşan altın fiyatları gerimi çekilecek yoksa yatırım bankalarının raporlarına yazdıkları gibi 2000 doları bulacak mı? Bu sorunun cevabı FED'den bekleniyor. Zira haziran ayı sonunda ikinci niceliksel gevşeme programını sona erdirerek faiz artışlarına başlaması beklenen FED, verilerin kötü gelmesi sebebiyle belki de üçüncü gevşeme politikasını açıklamak zorunda kalacak. Bu program ABD Doları'nın zayıflamasına yol açabilir. Borçluluk sorunları nedeniyle AB para birimi zaten baskı altında olduğu için son haftalarda emtia fiyatlarındaki düşüşe rağmen altına olan talep fiyatları 1600 doların üstüne çıkartabilir. Bu durumda yeni bir yükseliş trendi yaşanabilir. Zaman zaman geri çekilmeler yaşansa da ana yükseliş devam edecek gibi. Fiyatların düşmesi ABD faizlerini artırıp artırmayacağına, likiditenin sıkıştırılıp sıkıştırılmayacağına bağlı gözüküyor.

Selim Işıklar

13 Temmuz 2011 Çarşamba

TSKB'den varant ihracı

TSKB, "TSKB Aracı Kuruluş Varantı"nın kayda alınması için Sermaye Piyasası Kurulu'na başvuruda bulundu.
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), kayda alındığı tarihten itibaren 1 yıl içinde ihraç edilmek üzere ve dayanak varlık USD/TL kuru olacak şekilde beheri 1 kuruş itibari değerli olmak üzere toplam 5.000.-TL itibari değerli, 500.000 adet "TSKB Aracı Kuruluş Varantı"nın kayda alınması için Sermaye Piyasası Kurulu'na başvuruda bulundu.

Mepet Petrol halka arz edilecek

Mepet Petrol'ün 5 milyon TL nominal değerli payları İMKB birincil piyasasında satışa sunulacak.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), Mepet Metro Petrol Tesisleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin 5 milyon lira nominal değerli paylarının, 5,50 lira fiyattan ''Sabit Fiyatla Talep Toplama'' yöntemiyle 14-18 Temmuz 2011 tarihlerinde üç iş günü süreyle Borsa Birincil Piyasası'nda satışa sunulacağını bildirdi.

İMKB'nin Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yayımlanan duyurusunda, payların İMKB Birincil Piyasada halka arzına ilişkin bilgi verildi.

Duyuruda, Borsa Yönetim Kurulu'nun 22 Haziran 2011 tarihli kararı çerçevesinde, Mepet Metro Petrol Tesisleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin 50 milyon lira çıkarılmış sermayesinin mevcut ortakların rüçhan haklarının kısıtlanması yoluyla 55 milyon liraya artırılması nedeniyle ihraç edilecek 5 milyon liraya nominal değerli paylarının, 1 lira nominal değere tekabül eden beher pay için 5,50 lira fiyattan 'Sabit Fiyatla Talep Toplama' yöntemi ve Metro Yatırım Menkul Değerler A.Ş. aracılığıyla, 14-18 Temmuz 2011 tarihlerinde üç iş günü süreyle MEPET.BE koduyla Borsa Birincil Piyasası'nda satışa sunulacağı kaydedildi.

Açıklamada şöyle denildi:

''Şirketin halka arz izahnamesinde yer alan Borsamız görüşünde de belirtildiği üzere, 14-18 Temmuz 2011 tarihlerinde Borsa Birincil Piyasa'da halka arz edilecek olan şirket payları, halka arz sonuçlarının incelenmesinden sonra, 8 Nisan 2010 tarih ve 330 sayılı İMKB İkinci Ulusal Pazar Esasları Genelgesi'nin III. maddesinin (b) bendinde yer alan şartların sağlanması koşuluyla, Borsa Yönetim Kurulu'nca verilecek kararla, İkinci Ulusal Pazar'da işlem görebilecektir.

Şirketin 28 Nisan 2011 tarihli 2010 yılı olağan genel kurul toplantısında kar payı dağıtılmamasına karar verilmiş olup, halka arz edilecek payları satın alacak ortaklar ilk kez 1 Ocak 2011-31 Aralık 2011 dönemi karından temettü alabileceklerdir.

Şirket'in işlem sırasına gönderilecek emirlerde maksimum lot miktarı 5.000 olarak uygulanacaktır.''

11 Temmuz 2011 Pazartesi

Trabzon taban taban gidiyor!

Şike soruşturması kapsamında gözaltılar yapılan Trabzonspor'un hisseleri İMKB'de 2 seanstır taban çekiyor.
İkinci dalga operasyonu kapsamında Trabzonspor Başkanı Sadri Şener'in de aralarında bulunduğu 22 kişinin gözaltına alınması nedeniyle sabah saatlerinde Trabzonspor hisselerinde düşüş görüldü. Geçtiğimiz hafta yüzde 17.65 değer kazanan Trabzon hisseleri güne yüzde 5,48 düşüşle 19,85 liradan başladı.

İkinci seansta da Trabzonspor taban çekti ve yüzde 15'lik kayıp meydana geldi. Hisseler 17.85 TL düzeyinden işlem görüyor.

Geçtiğimiz hafta Aziz Yıldırım'ın tutuklama talebi sonucu Fenerbahçe hisselerindeki değer kaybı yüzde 35'i bulmuştu.

Şener’in İstanbul’da gözaltına alınmasının ardından tüm gözler Trabzonspor’un Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nde yapılması muhtemel aramaya çevrildi ancak tesisler sabah saatlerinde sakinliğini korudu. Personelin mesaiye girişi dışında hareketlilik göze çarpmayan tesislerde, şu an için bir aramanın söz konusu olmadığı belirtildi. Pazar günü başlatılan ilk dalga operasyon kapsamında Trabzonspor’un tesislerinde Başkan Sadri Şener ve Asbaşkan Nevzat Şakar’ın ortaklaşa kullandığı odada arama yapılmış, polisler odadaki bir adet diz üstü bilgisayarın hard diskini kopyalayarak İstanbul’a göndermişti.

ŞAKAR İSTANBUL’A GİDİYOR

İlk dalga operasyonda gözaltına alındığı söylentisi yayılan ancak daha sonra gözaltında olmadığı ortaya çıkan Trabzonspor Asbaşkanı Nevzat Şakar’ın da Başkan Sadri Şener’in gözaltına alınmasının ardından KKTC’de sürdürdüğü tatilini yarıda keserek İstanbul’a gideceği öğrenildi. Trabzonspor tesislerinde ise şu anda herhangi bir arama yapılması konusunda talimat verilmediği belirtildi.

Çemaş'tan iştirak halka arzı

Çemaş Döküm´ün iştiraki halka açılacak.
Çemaş Döküm A.Ş.´den KAP´a yapılan açıklamada şöyle denildi:

´´Bağlı ortaklığımız Niğbaş Niğde Beton Sanayi ve Ticaret A.Ş´nin bugün yapılan Yönetim Kurulu toplantısında:

1-Esas sermaye sistemindeki şirketin Kayıtlı Sermaye Sistemine geçirilmesine, şirket sermayesinin 22.000.000.-TL´den 27.000.000.-TL´ye artırılmasına,artırılan 5.000.000.-TL´lık sermayenin ortakların rüchan haklarının kısıtlanarak halka arz edilmesine,

2-Esas sözleşmesinin Madde 4 ´den Madde 19´a kadar (madde 19 dahil) tadil edilmesine, Madde 20´den Madde 58´e kadar (madde 58 dahil) iptal edilmesine,

3-Bu kapsamda esas sözleşmenin Sermaye Piyasası Kurulu´nun Seri:I No:40 Tebliği kapsamında Kurul düzenlemelerine ve Kanunun amaç ve ilkelerine uygun hale getirilmesi amacıyla tadili için Sermaye Piyasası Kurulu ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı´na başvurulmasına karar vermiştir."

8 Temmuz 2011 Cuma

Yatırımcı şampiyon Trabzon dedi!

Fenerbahçe hisselerindeki çöküş sürerken yatırımcılar Trabzonspor'a zirveye taşıyor.
Spor hisselerindeki hareketlilik bugün de devam ediyor. Fenerbahçe'deki kayıplar sürerken Trabzonspor'un yükselişi önlenemiyor. Beşiktaş bugün satıcılı, Galatasaray'da ise kâr satışları hakim.
Pazartesi gününden itibaren başlayan yoğun satış dalgası Fener hisselerine yüzde 37 kaybettirdi. Şike ve teşvik primi operasyonuna yönelik belirsizliğin ve tutuklamaların sürüyor olması Fener hisselerindeki satışların bugün de sürmesinde etkili oluyor. Bu hisseye yönelik satışlar dün bir miktar hız kesmişti. Bugün de desteklerden alım gelse de kayıpların önüne geçilemiyor. Bu kapsamda saat 10:00 itibariyle Fener hisseleri yüzde 4'ün üzerinde değer kaybetmiş gözüküyor.

TRABZON TAVAN!
Öte yandan, son dört seanstır gelişmeleri lehine çeviren Trabzonspor borsada şampiyonluk koltuğuna şimdiden oturmuş gözüküyor. Salı günü ilk seansta en düşük 14.55 liraya kadar gerileyen hisse bugün 21.3 liraya kadar yükseldi. Yani sadece 4 seansta yüzde 46'lık rekor bir artış kaydetti. Hisse bugünkü işlemlerinde yüzde 8 yukarıda bulunuyor. Oluşan ağırlıklı ortalama fiyat ise 21.21 lira. Gerçekleşen lot işlem adedi 900 bine dayandı. Şirketin piyasa değeri ise bugünkü işlemlerle 525 milyon TL'ye geldi.

6 Temmuz 2011 Çarşamba

İMKB son çeyrekte coşacak

Ata Yatırım Genel Müdürü Bülent Altınel, kredi notu artışı ve alınan önlemlerin etkisiyle endeksin 72-75 seviyelerine yükseleceğini savundu.
Ata Yatırım Genel Müdürü Bülent Altınel, kredi notu artışı ve alınan önlemlerin etkisinin görülmeye başlanmasıyla beraber yılın son çeyreğinde sermaye piyasalarının güzel günler yaşayacağını anlatarak endeksin o süreçte 72-75 bin seviyelerine çıkacağını tahmin etti.

Bu yıl 20. yılını kutlayan Ata Yatırım'ın Genel Müdürü Bülent Altınel ile piyasalardaki gelişmeleri ve şirketin hedeflerini konuştuk. Altınel, beklentilerini aktarırken Türkiye’de cari açığın yıllardan beri ortalama yüzde 6 düzeyinde olduğuna değindi ve şu değerlendirmede bulundu: “Biz büyümeye devam edeceğiz. Büyümeyi sürdükçe cari açığımız da büyüyecek. Merkez Bankası geçen yılın son çeyreğinde mevduat munzam karşılıklarını artırıp, politika faizlerini düşük tutarak bir yandan sıcak paranın cazibesini azaltırken diğer yandan kredi maliyetlerini arttırdı. Bu yöntemle artan iç talebi, tüketimi frenleme düşüncesi vardı. Fakat bunun sonuçları üç-beş ayda alınmıyor. Etkisi 6-9 ayda ortaya çıkıyor. Bu döneme yavaş yavaş giriyoruz. Öte yandan dünyadaki büyüme trendi düşüş göstermeye başladı, dolayısıyla dünyada daralmayla birlikte petrol fiyatlarında gerileme görünüyor. Son çeyrekte enerji maliyetlerinin azalması, iç talebin para politikası önlemleriyle frenlenmesini bekliyorum. Sene sonuna doğru bugüne kadar yapılan tedbirlerin semeresini alacağız ve ortalama yüzde 6 seviyelerine yakınsayacağız. Son çeyrekte cari açık sorununun alevi sönecek.”

Türkiye primli fiyatlanmalı

Yılın son çeyreğinde not artırımı gelmesini beklediğini kaydeden Altınel, bu gelişmenin de etkisiyle piyasaların çok daha hızlı tepki vereceğini tahmin etti. Altınel, “Yaz aylarında bir kredi notu artışı beklemiyorum. Seçimlerin bitmesi ve cari açık konusunda önünü gören kredi derecelendirme kuruluşları not artırımına gidebilir” dedi. Türkiye’nin fiyat kazanç oranlarına bakıldığında yüzde 10 ortalamada olduğunu ifade eden Altınel, “Karşılaştırma yaptığımız ülkelerin durumları bizden parlak değil, biz değil iskontolu, primli bile fiyatlanabiliriz. Türkiye gelişmekte olan ülkeler ortalamasının daha üzerinde fiyatlanabilir” dedi.

Faizler yüzde 8’lere inebilir

Sanayi şirketlerindeki büyümenin devam ettiğini, fakat bankalardaki büyüme hızının geçtiğimiz yıllar gibi olmayacağını ifade eden Altınel, “Genel olarak not artırımı da gelirse endeksin rahat rahat 72-75 seviyelerine çıkacağını düşünüyorum. Faizler ise not artırımı ile beraber yaşanacak para girişiyle yüzde 8’in altına inebilir. Euro/dolar paritesi kısa vadede 1.44-1.45 aralığında hareket edecektir. Saydığımız senaryolar gerçekleşirse gerek direkt yatırımlar, gerekse de portföy yatırımları Türkiye’ye akacaktır. Bu durumda TL/ dolarda 1.50 seviyeleri görülebilir” diye konuştu.

Döviz yatırım aracı değil

Yatırımcının risk tercihine bağlı olarak önerilerde bulunan Altınel, risk profili yüksek olmayan yatırımcılara yüzde 35-40 hisse senedi pozisyonu, geri kalanını ise sabit getirilerde değerlendirmeleri tavsiyesinde bulundu. Altınel, risk seven yatırımcılara ise yüzde yüzde 60-65 hisse senedi önerisinde bulunurken, dövizi ise bir yatırım aracı olarak görmediğini ifade etti. Altınel, iç talebe dayalı tüm sektörlerde, özellikle sanayi şirketlerini önerdi..Öneri listesinde olan şirketler Anadolu Cam, Arçelik, Aygaz, Bizim Toptan, Ford Otosan, Şişecam ve İş Bankası.

Piyasa hızlı büyüyecek

Hisse senedi piyasasında şuanda 30-40 bin civarında aktif müşteri olduğunu belirten Altınel, “Sermaye piyasalarında sürekli olarak sınırlı yatırımcı sıkıntısından bahsediyoruz. Sermaye piyasalarının potansiyelinden bahsedince henüz emekleme dönemindeyiz diyorum. Zira Türkiye'nin potansiyelini göz önüne aldığınızda şu anda sermaye piyasası talep açısından emekleme döneminde. Bu büyüme potansiyelini sadece biz de görmüyoruz. Hem yurt içinden hem yurt dışından sermaye piyasasına yatırım yapmak isteyen yeni yatırımcılar çıkacaktır. Varlık yatırımı şirketleri kuruluyor, aracı kurum almak isteyenler de olacaktır” dedi. Türkiye’nin hem arz hem de talep tarafında ilk defa çok önemli gelişmeler sağladığına değinen Altınel, ürün çeşitliliği son yıllarda sağlanmaya başlandı, ekonomik ortam, faiz piyasasının tek haneye yerleşmesi pozitif gelişmeler. Bunların karşılığının zamanla alınacağını ve bir noktadan sonra hızlı büyüme yaşanacağını dile getirdi. Altınel, “Sermaye piyasasının hem gidişatı pozitif hem de potansiyeli çok yüksek. Yatırımcı sayısı yok denecek kadar az olduğu için muazzam bir artış bekliyorum” diye konuştu.

Direkt yatırımda 20 milyar doları tekrar zorlayacağız

Bülent Altınel, büyük montanlı şirket alımlarının geçmişe oranla azaldığını, fakat orta ve büyük ölçekli şirketlerde el değiştirecek özel sektör firması olduğunu söyleyerek, “Yabancılar da zaten onlara odaklanmış durumda. Artık çok fazla sektör tercihi kalmadı. İyi getiri olan her türlü sektöre yatırımcı talebi var. 2003-2007 döneminde yaklaşık ortalama 20 milyar dolar düzeyinde direkt yatırım oldu. Bunun içinde özelleştirmeler de vardı. 2008 krizinde direkt yatırımlar küresel piyasalardaki kriz sebebiyle bıçak gibi kesilse de 2009-2010 bir miktar giriş sağlandı.. Dolayısıyla bundan sonraki trend yeniden ortalama 15-20 milyar dolar düzeyine yıllık bazda yaklaşmaya yönelik olacak. Halen devam eden özelleştirmeler var. Elektrik dağıtım ihaleleri, Milli Piyango gibi.. Bundan sonra da orta ve büyük ölçekli pek çok sanayi şirketinde yabancı yatırımcı direkt yatırım yapar ” değerlendirmesinde bulundu.

Avrupa, Amerika değil Körfez'den de ciddi pay alacağız

Ülke olarak bugüne kadar Körfez bölgesinden çok fazla yatırımcı çekemediğimizi, fakat bundan sonra söz konusu ilginin sağlanacağını kaydeden Altınel, konuya yönelik şunları söyledi:

“Bu bir süreç ve tabii zaman alıyor. Yabancı direkt yatırımların gelişmesi ve sonuçlanması vakit alıyor, kolay değil. Direkt yatırımlar bugüne kadar Avrupa ağırlıklı oldu. Ancak Körfez'in ilgisi gittikçe artıyor, sermaye birikimini de petrolün yükselmesiyle 3-5 yıldan beri arttı. Bu coğrafya içerisinde özellikle gelişmiş olan ülkelerdeki sıkıntıları dikkate alınca en sağlıklı en yatırım yapılabilir ülke Türkiye. Gerek son yıllarda sağlanan istikrar gerekse de Körfez'e olan yakınlık Türkiye için büyük avantaj. Türkiye kısa vadede yatırım yapılabilir noktaya geldiği takdirde önemli bir merkez olacak. Dolayısıyla sadece Avrupa - Amerika menşeli fonlar değil Körfez'den de hem yakınlık hem de coğrafya açısından en yat

Ata Yatırım 20. yıl etkinlikleri

Konuşmasında Ata Yatırım'ın hedeflerini ve planlarını da anlatan Altınel, bu yıl 20. yıllarını kutladıklarını hatırlatarak kuruluş yıldönümü etkinlikleri kapsamında son 5 yıldır ABD’de düzenlenen yatırımcı konferanslarını Türkiye’de düzenlediklerini belirtti. Altınel, 3 ayrı kıtadan 40 yatırımcının söz konusu konferansa katıldığını dile getirerek yine 20. yıl etkinlikleri kapsamında Anadolu’da Gelişen İşletmeler Piyasası’nın tanıtımına yönelik konferanslara başladıklarını aktardı. Altınel, bunun ilkini Denizli’de yaptıklarını ifade ederek, bu konferansların yıl boyunca süreceğini belirtti.

Ağustos-eylül gibi foreks işlemlerine başlarız

Sermaye Piyasası Kurulu’nun ağustos-eylül gibi foreks işlemlerine yönelik tebliği tamamlayacağını tahmin eden Altınel, “Biz hemen foreks işlemlerine başlayabilecek durumdayız. Bu anlamda hazırlıklarımızı tamamladık, hatta iletişim kampanyasına kadar projelerimiz hazır durumdu. Foreks piyasası büyük bir pazar ve çok fazla illegal firmaların yer aldığı bir piyasa. TSPAKB olarak da bu işin kanunla belirlenmesi ve sermaye piyasasına bağlı ciddi şirketlerin bu işin danışmanlığını yapması ve işlemlerde aracılık yapması için çok uğraştık. Bu piyasanın 3 milyar dolarlık bir piyasa olduğu söyleniyor” ifadelerini kullandı.

Çok yakında serbest fonumuzu ihraç edeceğiz

Varlık yönetiminde ciddi gelişmeler olduğunu, tek haneli enflasyonla birlikte reel getirilerin düşmesiyle yatırımcıların para piyasalarından sermaye piyasalarına kaydığını ifade eden Altınel, “Muazzam bir akım yok ama varlık yönetimine doğru talep var. Her geçen gün yönettiğimiz portföylerin tutarı artıyor. Bu sene serbest fon izni aldık ve kurduk. Çok yakın zamanda ihracını yapacağız. Serbest fonla beraber 8 fonumuz var. Yeni fonlar çıkarmaya devam edeceğiz. Risk profillerine göre yeni fonlar da gelecek. Serbest fonun ciddi bir talep görmesini bekliyoruz. Şu anda 190 milyon liranın üzerinde varlık yönetiyoruz, danışmanlık yaptığımız varlıkların toplamı 1 milyar TL'den fazladır"

Borsa’daki KOBİ sayısı artacak

Ata Yatırım ve Ata Online olarak 30 bine yakın yatırımcılarının olduğunu dile getiren Bülent Altınel, “Piyasa büyüdükçe pazar payımızı artıracağız. Odaklandığımız özellikle aktif müşteri sayısını arttırmak , Ata'nın servis kalitesini gerçek yatırımcılarla tanıştırabilmek" dedi. Altınel, "Biz sürekli yenilik peşinde koşan, sektörde örnek model olmaya çalışan bir kurumuz, gelecek aylarda gerek trading araçlarında gerekse de varlık yönetiminde yeniliklerle yatırımcılarımıza yeni servisler sunacağız" bilgisini verdi. Halka açılmak isteyen şirketlerle görüşmelerinin sürdüğünü de dile getiren Altınel, “Piyasada bundan sonra küçük ve orta ölçekli şirketlerin sayısı artacak” dedi.

Dünya

Fener hissesindeki çöküş

Sarı-lacivertli kulüp, şike soruşturmasının olumsuz etkilerinden birini de İMKB'de yaşıyor .
Yılın ilk 3 ayında yaklaşık yüzde 70 değer kazanan ve piyasa değeri 2 milyar 250 milyon TL'ye ulaşan Fenerbahçe Sportif hisseleri, 1 Nisan'dan itibaren borsada piyasa değeri ve likiditesi en yüksek olan 30 hisse senedinden oluşan İMKB-30 Endeksi'ne girdi.

2009 yılını 47.75 liradan kapatan Fenerbahçe Sportif hisseleri, Nisan ayının ortalarına kadar 50 liranın hemen altındaki seviyelerden alınıp satıldı. Nisan'ın son günlerinde 90.50 TL seviyesine ulaşan hisseler, 4-3'lük Sivasspor galibiyetiyle şampiyon olunan hafta ise 84 lira seviyelerinde işlem gördü.

Son dönemde sürekli yukarı doğru büyük ivme kazanan sarı-lacivertli kulübün hisselerine, Pazar sabahı başlayan ve futbol gündeminde bomba etkisi yaratan şike soruşturmasının yansıması ağır oldu. Öyle ki Fenerbahçe Sportif hisseleri, 1.5 yıl aradan sonra ilk kez 48 lira seviyesine geriledi.

Kulüpte arama yapılması, Başkan Aziz Yıldırım, Asbaşkan Şekip Mosturoğlu, futbolcular Emenike ve Sezer'in gözaltına alınması ile 'küme düşme' iddiaları nedeniyle haftanın ilk işlem gününe yüzde 19.30'luk değer kaybıyla 57,50 liradan başlayan hisseler, dünü de yüzde 11,74'lük düşüşle 50,75 liradan kapattı.

Fenerbahçe hisseleri, bugün 1. seansa ise yüzde 6,01'lik kayıpla 47,70 lira seviyesine geriledi. Söz konusu gerileme, piyasa değerinde de kendini gösterdi. Nitekim 1 Temmuz Cuma günü kapanışta yaklaşık 1 milyar 800 milyon TL olan Fenerbahçe Sportif A.Ş.'nin piyasa değeri, bugün 1 milyar 200 milyon TL oldu.

Ratings and Recommendations by outbrain