Göstergeler Varantın Fiyatını Nasıl Etkiler?


Çeşitli Göstergeler Varantın Fiyatını Nasıl Etkiler?
Varant alım satımlarının hızlı temposu göz önüne alındığında göstergeler oldukça önemlidir. Göstergelerin nelerden oluştuğunu bilmeniz yeterli olmayacak; aynı zamanda göstergeleri yorumlayabilmeniz de gerekecektir.
Statik göstergeler, benzer varantların belirli bir zamandaki fiyatlarına ilişkin olarak niteliksel bir değerlendirme yapılabilmesini sağlar. Bu göstergeler, sadece benzer özelliklere sahip varantların karşılaştırılmasında kullanılmalıdır.
Varantların değerlemesindeki en önemli göstergelerden bir tanesi de, içsel değer üzerinden alınan primdir. Bu göstergenin hesaplanmasındaki kolaylık, yatırıma uygun varantları hızlıca tespit etmeye imkan tanımaktadır. Varantları satın alırken amaç, düşük bir tutarda yatırım yaparak dayanak varlığın fiyatındaki hareketlerden oransal olarak daha büyük bir kazanç sağlamaktır. İçsel değer üzerinden alınan prim, (alım varantlarında) dayanak varlığı doğrudan satın almak yerine varantı kullanmak suretiyle satın almanın ne kadar daha pahalıya mal olacağını göstermektedir.
Bununla birlikte varant, vadesine olan süre ne kadar uzunsa o kadar değerlidir ve bu zaman faktörü dikkate alınmaksızın hesaplanan veya elde edilen her türlü gösterge eksik olacaktır. Dolayısıyla, varantları daha etkin bir şekilde karşılaştırabilmek için, zaman birimi başına içsel değer üzerinden prim hesaplanır; burada hesaplama genellikle vadeye kadar olan süredeki her bir yıl için yapılır.
Fakat içsel değer üzerinden alınan yıllık prim değerinin etkinliği dahi varantla ilişkilendirilmemesi sebebiyle sınırlıdır. Örneğin, 0,25 TL’lik bir prim, varantın fiyatının 0,50 TL, 1,00 TL veya 10,00 TL olmasına bağlı olarak farklı şekilde değerlendirilecektir. Bu nedenle, içsel değer üzerinden prim göstergesini kullanarak varantları karşılaştırmanın en iyi yolu primin yüzde cinsinden değerini hesaplamaktır. Bu prim, dayanak varlığı doğrudan satın almak yerine varantı kullanarak satın almanın (yüzde cinsinden) ne kadar daha pahalıya mal olacağını göstermekte ve bu çerçevede varantların karşılaştırılmasında etkin bir kriter olarak kabul edilmektedir.
Aşağıda, varantların “karlılığını” açıklamak için daha önce kullanılan örnekler esas alınarak hazırlanan içsel değer üzerinden prim yüzdesini gösteren bir örnek yer almaktadır:
İçsel değer üzerinden prim aşağıdaki şekilde hesaplanmaktadır (daha ayrıntılı bir açıklama için sözlük  kısmına bakın):
Alım varantı: varant fiyatı + kullanım fiyatı – dayanak varlık fiyatı
Satım varantı: varant fiyatı – kullanım fiyatı + dayanak varlık fiyatı
Alım varantlarında içsel değer üzerinden prim, varantı kullanarak dayanağa sahip olmanın dayanak varlığı doğrudan satın almaya nazaran ne kadar maliyetli olacağını göstermektedir. Satım varantlarında içsel değer üzerinden prim, dayanak varlığı varantı kullanarak açığa satmanın, dayanak varlığı doğrudan açığa satışa nazaran ne kadar maliyet getireceğini göstermektedir.
Prim azaldıkça varantın fiyatının da ucuzladığını söylemek çok basit bir yaklaşım olacaktır. Karşılaştırma ancak benzer vade ve içsel değerlere sahip varantlar için mümkündür. Genel olarak, içsel değeri yüksek varantların primleri düşük olurken, içsel değeri düşük olan veya hiç olmayan varantların primleri daha yüksek olmaktadır. Bununla birlikte prim yüzdesi esas alınarak yapılan bir karşılaştırmanın iki temel işlevi bulunmaktadır. Birincisi, yatırımcılara hangi varantların daha cazip olduğuna dair kısa ve net bir görünüm sunmaktadır. İkincisi, yatırımcılar belirli bir dayanağa yatırım yapmaya karar verdiklerinde, benzer vadeye ve kullanım fiyatına sahip varantların primlerinin karşılaştırılmasını ve en uygun fiyatlı varantı seçme imkanını sağlamaktadır.
Tartışmaya açık olmakla birlikte, bilinen en yaygın varant göstergesi kaldıraçtır. Kaldıraç, varantın ne ölçüde dayanak varlığına paralel olarak hareket ettiğini göstermektedir. Cari veya basit kaldıraç, dayanak varlığın fiyatının varantın fiyatına bölünmesiyle hesaplanmaktadır. Kullanım oranı 1 değilse, bu da varantların fiyatlandırılmasında dikkate alınmaktadır.
Basit kaldıraç, hem dayanak varlığın hem de varantın fiyat hareketlerinin aynı olduğunu varsayımına dayanmaktadır. Fakat bu varsayım her zaman doğru değildir.
Örneğin, 15,00 TL’den işlem gören bir hisseyi satın alma hakkı veren bir varantı ele alalım. Kullanım fiyatı 20,00 TL, varantın vadesi de iki ay sonra olsun. Varantın fiyatı da 1,00 TL ve basit kaldıraç oranı 15:1 = 15 olsun. Bu orana göre, %10’luk artışla hissenin fiyatının 16,50 TL olması halinde, varantın fiyatı %150 artacak ve 2,50  TL’ye yükselecektir. Bununla birlikte hissenin fiyatı 20,00 TL’lik kullanım fiyatının yine de çok altında olduğu için uygulamada bu varsayım hiçbir zaman gerçekleşmez. Hisse, son geçerlilik tarihine kadar ki iki ay sürede “karda” bölgesine hareket etmezse (yani 20,00 TL’nin üzerine çıkmazsa) varant değersiz olarak vadesini dolduracaktır. Bu nedenle bu oran, sadece yüksek bir içsel değeri olan varantlar için geçerli olacak, bu değere sahip olmayan varantlarda işe yaramayacaktır. Esneklik -aynı zamanda omega olarak da adlandırılmaktadır- kavramının daha sık kullanılmasının sebebi budur (lütfen aşağıdaki paragrafları inceleyiniz).
Bir başka önemli gösterge, başa baş noktasıdır. Bu gösterge, dayanak varlığın fiyat seviyesinin varant yatırımcısının kara geçmesini sağlayacağı noktayı göstermektedir. 1,00 TL bedelli, 20,00 TL kullanım fiyatlı ve 1’e 1 kullanım oranlı varant örneğine dönersek, yatırımcının kara geçmesi için hisse fiyatının 21,00 TL’yi aşması gerekmektedir.
Varantlara dair temel veriler statik göstergelerin yanı sıra dinamik göstergelerden de elde edilebilir.
Dinamik göstergeler, varantın fiyatında dayanak varlığın fiyat, vade veya volatilisindeki değişikliklere göre meydana gelen değişiklikleri yansıtmaktadır. Statik göstergelerin aksine dinamik göstergeler, yatırımcıların belirli bir zamanda varantın gelecekteki fiyat hareketlerini tahmin etmelerini mümkün kılar ve genellikle varant değerleme modellerinin kullanımıyla tespit edilir. Bu göstergeler sadece kısa bir süre için geçerlidir ve varantı etkileyen temel faktörlerden biri değiştiğinde tekrar hesaplanmalıdır.
Delta
Ana göstergelerden birisi de delta’dır. Delta, adlarını Yunan alfabesindeki harflerden almalarından dolayı “Yunanlılar” olarak bilinen modern değerleme göstergelerinden biridir. Modern varant fiyatlandırma teorisine göre bu gösterge, varantın fiyatının dayanak varlığın fiyat hareketlerine karşı duyarlılığını göstermektedir. Varantın deltası, finansal teoriden alınan varant değerleme modelleri kullanılarak hesaplanır. Alım varantının deltası 0 ile 1 arasında bir değere sahipken, satım varantının deltası -1 ile 0 arasında bir değer taşır. 0,70 değerindeki bir delta, 1’e 10 kullanım oranında, dayanak varlığın fiyatındaki 1,00 TL’lik bir artışın/ düşüşün, varantın fiyatında 0,07 TL’lik bir artışa/ düşüşe yol açacağını gösterir (0,70x1x(1/10)). Delta aynı zamanda, varantın vade tarihinde içsel değerinin olup olmayacağını, yani bir değere sahip olarak sona erip ermeyeceğini anlamak açısından yol gösterici niteliktedir. Bu çerçevede örnekteki varantın bir değere sahip olarak sona erme olasılığı yüzde 70’tir.
Matematiksel olarak, delta, dayanak varlığın fiyatına ilişkin olarak varant fiyatının birinci türevidir.
Gama
Bir diğer önemli gösterge de gama’dır. Gama, deltanın dayanak varlığın fiyatındaki değişikliklere karşı duyarlılığını göstermektedir. Gama ne kadar yüksekse deltanın fiyat hareketleri karşısındaki değişimi o kadar yüksek demektir. 0.02 değerindeki bir gama, dayanak varlığın fiyatının 1 birim artması veya azalması halinde, deltanın 0.02 birim değişeceği anlamına gelmektedir. Başa baş fiyatta işlem gören varantlar, en yüksek gamaya sahiptir. Ayrıca, varantın vadesi yaklaştıkça gama yükselir.
Matematiksek olarak, gama, dayanak varlığın fiyatına ilişkin olarak deltanın birinci türevi, bu nedenle de dayanak varlığın fiyat hareketlerine ilişkin olarak varantın fiyat trendinin ikinci türevidir.
Vega 
Vega, dayanak varlığın oynaklığındaki dalgalanmaların varantın fiyatı üzerindeki etkisini göstermektedir. Oynaklığın, belirli bir zaman dilimi içerisinde dayanak varlığın fiyatındaki dalgalanma aralığı olduğunu hatırlayalım. Dayanağın fiyatıyla birlikte vega, varantın değerini etkileyebilecek en önemli faktördür. Bu gösterge, içsel oynaklığın yüzde bir azalması veya artması halinde varantın fiyatının ne ölçüde değişeceğini ölçmektedir. 0,25 değerindeki bir vega, dayanak varlığın oynaklığının yüzde bir değişmesi halinde varantın değerinin, kullanım oranı için ayarlanarak 0,25 artacağını veya düşeceğini göstermektedir. Gamada olduğu gibi, karda varantların vegası en yüksek değerdedir. Gamanin aksine, varantın vadesi yaklaştıkça veganın değeri düşer.
Matematiksel açıdan, vega, volatiliteye ilişkin olarak varant fiyatının birinci türevidir.
Teta Varantın fiyatının, içsel değerinden ve zamansal değerden oluştuğunu ve vade tarihi yaklaştıkça zamansal değerin daha da hızlı aşındığını ifade etmiştik. Teta, diğer tüm parametrelerle birlikte dayanak varlık fiyatının da vadeye kadar aynı kalacağı varsayılarak, bir zaman biriminde örneğin bir günde veya haftada kaybedilen zamansal değeri ifade eder. Bu gösterge, genellikle yüzde cinsinden ifade edilmektedir. Haftada %1,5’lik bir teta, dayanak varlığın fiyatının değişmediği, yani içsel değerin sabit kaldığı varsayılarak, varantın her hafta yüzde 1,5 değer kaybedeceğini göstermektedir. Teta, varantın karda, başa-baş veya zararda bulunmasıyla yakından ilgilidir. İçsel değeri yüksek bir varant, düşük tetaya sahiptir. Başa-baş varantlar, vade yaklaştıkça zamansal değerini en hızlı şekilde kaybeden varantlardır. Genel olarak, varantın zamansal değeri, vadeden önceki üç ay içerisinde yoğun şekilde aşınmaktadır.
Yatırımcılar, zamansal değerin vadenin yaklaşmasına bağlı olarak düşeceğinin bilincinde olmalıdır. Varant vadesine yaklaştıkça, artan zamansal değer kaybını telafi etmek ve kar elde edebilmek için gereken fiyat hareketinin daha da büyük olması gerekmektedir.
Matematiksel açıdan, teta, varant fiyatının zamana ilişkin türevidir.
Ro
Ro, faiz oranındaki değişikliklerin varantın değeri üzerindeki etkisini ölçmek için kullanılan bir göstergedir. Varantların fiyatlandırılmasında spot fiyattan ziyade vadeli fiyat kullanılır. Vadeli fiyat, spot fiyat ile taşıma maliyeti olarak bilinen bir faktörden oluşmaktadır. Bu faktör, varantın kararlaştırılmış olan son geçerlilik tarihine kadar dayanak varlığın finansmanı için yapılan toplam masraf olarak tanımlanabilir. Bu bedeller, esas olarak faiz oranı seviyesinden ve beklenen temettü ödemelerinden etkilenmektedir. 0.50 değerindeki bir ro, -kullanım oranı için ayarlanmış- varant fiyatının, varantın süresine ilişkin piyasa faiz oranın yüzde bir düşmesi veya yükselmesi halinde 0.50 birim değişeceğini göstermektedir. Kısa vadeli faiz oranlarındaki aşırı dalgalanmalar çok nadir olduğu için ro, diğer varantların çoğunda göz ardı edilebilir.
Matematiksel açıdan, ro varant fiyatının faiz oranına ilişkin türevidir.
Omega Dayanağın fiyatındaki değişiklik yüzdesinin varantın fiyatında sebep olduğu değişikliğin yüzde değerini gösteren esneklik, omega olarak adlandırılmaktadır. Omega, deltanın kaldıraç oranıyla çarpılması sonucunda bulunur. Omega etkin bir gösterge olmakla birlikte, deltanın zaman içinde değişiklik göstermesi, omeganın yatırımcılara sadece anlık bir görünüm sunmasına yol açmaktadır.

Ratings and Recommendations by outbrain